15 Nisan 2018 Pazar

yahya kemal beyatlı - nazar

NAZAR
Gece, Leyla’yı ayın ondördü
Koyda, tenhada yıkanırken gördü.
“Kız, vücudun ne güzel böyle açık!
Kız, yakından göreyim sahile çık!”
Bakındı etrafına ürkek ürkek
Dedi: “Tenhada bu ses ne olsa gerek?”
“Kız, vücudun sarı güller gibi ter!
Çık sudan, kendini üryan göster!”
Aranırken ayın ölgün sesini
Soğuk ay, öptü beyaz ensesini
Sardı her uzvunu bir ince sızı
Bu öpüş gül gibi soldurdu kızı
Soldu, günden güne sessiz soldu
Dediler hep: “Kıza bir hal oldu!”
Ta, içinden geliyor hıçkırığı
Kalbinin vardı derin bir kırığı
Yattı, bir ses duyuyormuş gibi lâl
Sustu aylarca devam etti bu hâl
Sindi simasına akşamın hüznü
Böyle yatakta görenler yüzünü
Avuturlarken uzun sözlerle
O, susup baktı derin gözlerle
Evi rüzgâr gibi bir sır gezdi
Herkes endişeli bir şey sezdi
Bir sabah söyledi son sözlerini
Yumdu dünyaya elâ gözleri
Koptu evden acı bir vaveyla
Odalar inledi: “Leylâ, Leylâ !”
Geldi köy kızları, el bağladılar
Diz çöküp ağladılar, ağladılar!

Nice günler bu şeametli ölüm
Oldu herkese gizli bir düğüm
Nice günler bakarken dalgalara
Dediler : “Uğradı Leyla, nazara”.
Yahya Kemâl Beyatlı