PROMETE (*)
Kalbinde her dakika şu ulvî tahassürün Minkar-ı âteşini duy, daimâ düşün: Onlar niçin semâda, niçin ben çukurdayım? Gülsün neden cihan bana, ben yalnız ağlayım?.. Yükselmek âsmâna ve gülmek ne tatlı şey! Bir gün şu hastalıklı vatan canlanırsa... Ey Müştâk-ı feyz ü nûr olan âtî-i milletin Meçhul elektrikçisi, aktâr-ı fikretin Yüklen, getir -ne varsa- biraz meskenet-fiken, Bir parça rûhu, benliği, idrâki besleyen Esmâr-ı bünye-hîzini, boş durmasın elin Gör dâima önünde esâtir-i evvelin Gökten dehâ-yı nârı çalan kahramânını... Varsın bulunmasın bilecek nâm ü şânını.
Tevfik Fikret
( 1867 - 1915 )Tevfik Fikret - S.96, Yaşar Nabi Nayır, Varlık Yayınları, 1995
(*) Promete: Yunan mitolojisinde, göğe yükselip ateş cevherini çalarak yeryüzüne indiren, bu yüzden tanrıların gazabına uğrayarak bir kartal tarafından göğsü deşilmeye mahkûm edilen kahramandır.
Ulvî: yüce
Tahassür: hasretini çekmek
Minkar-ı âteşin: ateşten gaga
Müştâk-ı feyz ü nûr: ilim ve ışığın hasretlisi
Aktâr-ı fikret: düşünce ülkeleri
Meskenet-fiken: miskinliği gideren
Esmâr-ı bünye-hîz: vücudu canlandıran meyveler
Esâtir-i evvel: ilkçağ mitolojisi
Dehâ-yı nâr: ateşin dehası, cevheri