14 Mayıs 2011 Cumartesi
8 Mayıs 2011 Pazar
bitişik yazılan sözcükler
Birleşik Kelimeler
Dilimizde yeni bir kavramı karşılamak için yararlandığımız yollardan biri, birleşik kelime yapmaktır. Birden fazla kelimenin bir varlığı, kavramı, olayı karşılamak üzere bir araya gelerek oluşturdukları, yapı ve anlam bakımından yeni olan kelimelere birleşik kelime denir. Birleşik kelime için bileşik kelime denmesi yanlıştır.
Dilimizde belirtisiz isim tamlamaları, sıfat tamlamaları, isnat grupları, birleşik fiiller, ikilemeler, kısaltma grupları ve kalıplaşmış çekimli fiillerden oluşan ifadeler, yeni bir kavramı karşıladıkları zaman birleşik kelime olurlar.
Yer çekimi, hanımeli, ses bilgisi, beyaz peynir,
açıkgöz, toplu iğne, eli açık, ayak yalın, günü birlik, sırtı pek,
söz etmek, zikretmek, hasta olmak, gelebilmek, yazadurmak, alıvermek,
çoluk çocuk, çıtçıt, ev bark, baş üstüne, günaydın, sağ ol, ateşkes, külbastı...
Görüldüğü gibi birleşik kelimelerin bir kısmı ayrı bir kısmı bitişik[1] yazılmaktadır.
Bitişik Yazılan Birleşik Kelimeler (Bitişik Kelimeler)
Burada isim olsun fiil olsun veya başka türden kelimeler olsun bütün birleşik kelimeler ele alınacaktır.
Birleşik kelimeler aşağıda sıralanan durumlarda bitişik yazılırlar.
1. Ses düşmesine uğrayan Türkçe birleşik kelimeler
Ses düşmesine uğrayan birleşik kelimeler bitişik yazılır. Kelimelerin birleşmesi sırasında ünlü, ünsüz veya hece düşmesi görülebilir. Genellikle bir ünlü düşer.
Kayın ana→kaynana, kayın ata→kaynata, ne asıl→nasıl, ne için→niçin, Pazar ertesi→pazartesi, sütlü aş→sütlaç, bir biri→birbiri...
2. Arapça bir isim + yardımcı fiil kuruluşundaki birleşik fiiller
İki heceli ve ikinci hecesinin ünlüsü dar olan Arapça “azil, keşif, nakil, hüküm, emir, sabır, kayıp” gibi kelimelerden biriyle Türkçe “etmek, olmak, edilmek, olunmak, eylemek” yardımcı fillerinden birinin oluşturduğu birleşik fiillerdeki Arapça kelimeler asıllarına uyar ve ikinci hecelerindeki ünlü vurgusunu kaybederek düşer. Bu durumsa ses düşmesinden dolayı bu birleşik fiiller bitişik yazılır.
Azil etmek→azletmek, hüküm etmek→hükmetmek, emir etmek→emretmek, kayıp olmak→kaybolmak, küfür etmek→küfretmek, hüküm olunmak→hükmolunmak, kayıt edilmek→kaydedilmek, nakil edilmek→nakledilmek, neşir etmek→neşretmek, sabır etmek→sabretmek, şükür eylemek→şükreylemek, zikir etmek→zikretmek, seyir etmek→seyretmek, keşif edilmek→keşfedilmek...
İsim kısımları tek başına kullanılmayan bu tür Arapça kelimelerle oluşturulan birleşik fiiller de bitişik yazılır.
Ahzetmek, bahşetmek, bahşolunmak, hamletmek, serdetmek...
Ses olayı görülmeyenler ve sadece söyleyişte tonlulaşma (yumuşama)ya uğrayanlar ise ayrı yazılır.
arz etmek, fark etmek, terk etmek
azat etmek, hamt etmek, derç etmek, iktisap etmek, harp etmek...
Sonunda Arapçaya özgü gırtlak ünsüzü bulunan kelimelerle kurulan birleşik fiiller de bitişik yazılır.
Defetmek, hal’etmek, katetmek, menetmek, menolunmak, tabetmek...
Dilimize Arapçadan girmiş “af, his, ret, zan, zem” gibi kelimelerle “etmek, olmak, edilmek, olunmak, eylemek” yardımcı fillerinden birinin oluşturduğu birleşik fiillerdeki Arapça kelimeler asıllarına uyar ve sondaki sesler ikizleşir. Bu ses olayına sessiz türemesi yada ikizleşme (?) denir.
Bu kelimeler de bitişik yazılır.
Arapçada Türkçede tek başına Birleşik fiil
Hiss → his → hissetmek
Zann → zan → zannedilmek
Redd → ret → reddolunmak
Zemm → zem → zemmetmek
Hall → hal → halleylemek
Afv → af → affetmek
3. Vurgunun rol oynadığı birleşik kelimeler
Vurgusu son hecede bulunan birleşik kelimeler ve ikilemeler bitişik yazılır.
anaerkil, ataerkil, babayiğit, bastıbacak, boşboğaz, pisboğaz, büyükbaş, küçükbaş (hayvan), camgöz, cingöz, elverişli, paragöz...
cırcır (böceği), cızbız, civciv, çıtçıt, dırdır, fırfır, fısfıs, hımhım, hoşbeş, şıpşıp (terlik), yüzgöz (olmak)...
düztaban, Karagöz, karagöz (balığı), önayak (olmak)...
çınayaz, elense, işveren, kafakol, tepegöz, tıknefes...
günaydın...
Vurgusu ilk heceye kayan eş anlamlı ikilemeler de bitişik yazılır.
darmadağınık, darmaduman, karmakarışık.
4. Anlam kayması görülen birleşik kelimeler
Kelimelerden biri veya ikisi birleşme sırasında benzetme yoluyla anlam kaymasına uğrarsa (gerçek anlamından uzaklaşırsa) bu tür birleşik kelimeler bitişik yazılır.
Organ bildiren sözlerle kurulan bitki, hayvan, hastalık, alet, eşya, tarz ve yiyecek adları bitişik yazılır.
hanımeli, aslanağzı, aslanpençesi, katırtırnağı, kazayağı, keçiboynuzu, kuşburnu, yeşilbaş (ördek), itdirseği (arpacık), kargaburnu (alet), kedigözü (lâmba), balıksırtı (desen), dilberdudağı, hanımgöbeği, kadınbudu, kedidili, tavukgöğsü, vezirparmağı, baştankara (kuş),
Eşya ve nesne bildiren sözlerle kurulan bitki, hayvan, tarz, yiyecek ve oyun adları bitişik yazılır.
yılanyastığı (bitki), çobandüdüğü (bitki), bülbülyuvası (tatlı), beştaş (oyun)...
İnsana özgü isim ve sıfatlarla kurulan bitki, hayvan ve eşya adları bitişik yazılır.
camgüzeli, saksıgüzeli, yalıçapkını...
Benzetme yoluyla kurulan özel gök cisimleri bitişik yazılır ve büyük harfle başlatılır:
Büyükayı, Küçükayı, Kervankıran, Samanyolu,
Anlam değişikliğine uğramayanlar ayrı yazılır.
Çoban Yıldızı, Kervan Yıldızı, Kutup Yıldızı, kuyruklu yıldız, gök kuşağı, gök taşı
İnsan isimleriyle kurulan bitki, hayvan ve yemek adları bitişik yazılır:
alinazik, ayşekadın, karafatma...
5. Fiil + yardımcı fiil yapısındaki birleşik fiiller
Bir asıl fiille bir yardımcı fiilin (tezlik, yeterlilik, yaklaşma, süreklilik fiilleri) bir araya gelerek oluşturdukları birleşik fiiller de bitişik yazılır. Çünkü yardımcı fiiller artık kendi anlamlarını kaybetmişler, asıl fillere değişik anlamlar katmışlardır:
düş + yaz = düşeyazdım
dit + dur = gidedurun
çık + gel = çıkageldi
al + bil = alabilirsin
al + bil = alabildiğine (kalıplaşmış)
bak + ver = bakıver
sür + gel = süregelmiş
düş + gör = düşmeyegör, ölmeyegör...
6. Emir kipiyle kurulan kalıplaşmış birleşik kelimeler
Bir veya iki öğesi emir kipiyle kurulan kalıplaşmış birleşik kelimeler bitişik yazılır:
alaşağı (etmek), albeni, ateşkes, çalçene, gelberi, rastgele, sıkboğaz, unutmabeni, çekyat, kaçgöç, kapkaç(çı), örtbas, veryansın, yapboz...
7. İsim + sıfat-fiil kuruluşundaki birleşik kelimeler
ağaçkakan, ahmakıslatan, cankurtaran, çobanaldatan, çöpçatan, dalgakıran, fındıkkıran, gökdelen, günebakan, ordubozan, oyunbozan, yelkovan, yolkesen...
akımtoplar, altıpatlar, amperölçer, barışsever, basınçölçer, bilgisayar, sanatsever, uçaksavar, yurtsever, vatansever...
etyemez, hacıyatmaz, karıncaezmez, kuşkonmaz, külyutmaz, tanrıtanımaz, varyemez, vurdumduymaz...
Fiilimsi ile kurulan ve sıfat tamlaması şeklinde olan birleşik kelimeler ayrı yazılır:
bakar kör, çalar saat, çıkar yol, döner kebap, döner sermaye, geçer akçe, güler yüz, koşar adım, yazar kasa, yeter sayı, çıkmaz sokak, geçmez akçe, görünmez kaza, tükenmez kalem, uçan daire...
8. İsim + çekimli fiil kuruluşundaki birleşik kelimeler
albastı, çıtkırıldım, gecekondu, gündöndü, hünkârbeğendi, imambayıldı, külbastı, mirasyedi, papazkaçtı, serdengeçti, şıpsevdi, toprakbastı, zıpçıktı...
9. Her iki öğesi de çekimli fiil olan birleşik kelimeler
dedikodu, kaptıkaçtı, oldubitti, biçerdöver, konargöçer, okuryazar, uyurgezer, yanardöner, çakaralmaz...
10. Renk adları
Hayvan, bitki, organ ve nesne adlarıyla kurulan renk adları bitişik yazılır. Bunlardan sonra renk kelimesi gelirse ayrı yazılır.
Camgöbeği, fildişi, gülkurusu, kavuniçi, vişneçürüğü, yavruağzı...
Camgöbeği rengi, fildişi rengi, gülkurusu rengi...
11. Bitki ve hayvan tür adları
Renk adlarıyla kurulan ve bitki veya hayvan türlerini gösteren birleşik kelimeler bitişik yazılır.
Akmantar, alaçam, akkefal, alacabalıkçıl, alacakarga, alakarga, bozayı, karasinek...
12. İsim + alt, üst, üzeri kuruluşundaki birleşik kelimeler
akşamüstü, akşamüzeri, ayaküstü, gerçeküstü, olağanüstü, öğleüzeri, sırtüstü, suçüstü, yüzüstü...
ayakaltı, bilinçaltı, gözaltı, şuuraltı...
Somut yer belirtenler ayrı yazılır:
deri altı, su altı, toprak altı, yer altı...
13. Kişi adları, soyadları, lâkaplar
Alper, Aydoğdu, Birol, Gülnihal, Gülseren, Şenol, Varol, Abasıyanık, Adıvar, Atatürk, Gökalp, Güntekin, Yirmisekiz Çelebi Mehmet...
14. Yer, il, ilçe, dağ, tepe, ırmak, köy, mahalle vb. adları
Çanakkale, Gümüşhane, Acıpayam, Şebinkarahisar, Beşiktaş...
Akşehir, Eskişehir, Suşehri, Atakent, Batıkent, Çengelköy, Sarıyer, Yenimahalle, Karadağ, Karabağ, Uludağ, Kocatepe, Akdeniz, Kızılırmak, İncesu, Akçay...
Abidinpaşa, Bayrampaşa, Kemalpaşa (ilçe), Necatibey (cadde), Gazi Osmanpaşa, Sultanahmet, Hacıbektaş...
15. Ara yönlerin adları
güneybatı, güneydoğu, kuzeybatı, kuzeydoğu.
16. Gelenekleşmiş birleşik kelimeler
Dilimizde anlam değişikliğine uğramadığı hâlde bitişik yazılması gelenekleşmiş birleşik kelimeler de vardır:
“baş” kelimesiyle kurulmuş, sıfat ve isim tamlaması şeklindeki birleşik kelimeler:
başbakan, başçavuş, başhekim, başhemşire, başkahraman, başkent, başkomutan, başköşe, başöğretmen, başparmak, başpehlivan, başrol, başsavcı, ahçıbaşı, aşçıbaşı, binbaşı, çeribaşı, elebaşı, onbaşı, ustabaşı, yüzbaşı, erbaş
“oğul” kelimesiyle kurulmuş özel adlar, soyadları ve diğer kelimeler:
Caferoğlu, Karaosmanoğlu, Topaloğlu, Aydınoğulları, Candaroğulları, Osmanoğulları, çapanoğlu, eloğlu, halaoğlu, hinoluhin
“ana” kelimesiyle kurulmuş birleşik kelimeler:
anamal, anapara, anayasa,
“ilk, orta, son, yarı” kelimeleriyle kurulmuş birleşik kelimeler:
ilkbahar, ilkokul, ilköğretim, ilköğrenim, ilkyaz, ortaokul, sonbahar, yarıyıl
Akrabalık, saygı ve ikisini birden bildiren kelimeler:
ağababa, ağabey, beyefendi, hanımanne, hanımefendi, paşababa
anneanne, babaanne, sütana, sütanne, sütbaba, sütkardeş, sütnine, sütoğul
Sıfat ve isim tamlaması biçimindeki coğrafî terimler:
akarsu, sıradağ, takımada, takımyıldız, yanardağ, yarımada, yerküre, yeryüzü
Matematik ve geometri terimleri
açıortay, çeşitkenar, dışbükey, dikdörtgen, dipnot, dörtkenar, eşkenar, içbükey, ikizkenar, karekök, kenarortay, yarıçap
Tıbbî terimler:
akciğer, alyuvar, akyuvar, atardamar, karaciğer, omurilik, toplardamar
Sıfat tamlaması biçimindeki diğer kelimeler:
akaryakıt, bilirkişi, sivrisinek, tıpkıbasım, basmakalıp, sıkıyönetim,
özdeyiş, yüznumara, yüzyıl, akkor, bozkır, bugün, demirbaş, kelaynak,
İsim tamlaması şeklindeki birleşik kelimeler:
atasözü, aybaşı, ayçiçeği, ayçöreği, başörtü, buzdolabı, denizaltı, derebeyi, derebeylik, külhanbeyi, külhanbeylik, dereotu, ebekuşağı, ebemkuşağı, gökyüzü, gözyaşı, güvenoyu, halkoyu, içyağı, ipucu, kamuoyu, kartopu, külkedisi, milletvekili, sacayağı, soyadı, yılbaşı, tereyağı, zeytinyağı, kasımpatı, semizotu, kahverengi, adamotu, ahududu, sadeyağ, yavrukurt, dolunay,
Bazı birleşik fiiller
başvurmak, öngörmek, vazgeçmek,
Belgisiz sıfat ve zamirler
birtakım, biraz, birazı, birkaç, birkaçı, birçok, birçoğu, hiçbir, hiçbiri, herhangi[2]...
Bazı sıfatlar ve zarflar
delikanlı, ağırbaşlı, ağırkanlı, başıboş, başıbozuk, başıkabak, serinkanlı, soğukkanlı, denizaşırı, doludizgin, dörtnal, dörtnala, düzayak, enikonu, gelişigüzel, giderayak, günaşırı, kabataslak, tekdüze, tepetaklak, tepetakla, topyekün, tozpembe, birdenbire,
Diğer bazı birleşik kelimeler ve terimler:
dalkavuk, dalkılıç, öngörü, önsezi, içgüdü, içtepi, sağduyu, varoluş, varsayım, hayhay, pekâlâ, pekiyi, öteberi, beşibiryerde, birdirbir, çiftetelli
17. Farsça “hane, perver, perest, zade, name” kelimesiyle kurulan birleşik kelimeler
çayhane, dershane, eczahane, hastahane, pastahane, postahane, muayenehane, yazıhane, darphane, dökümhane, yatakhane, yemekhane[3]
hamiyetperver, misafirperver, vatanperver
ateşperest, hayalperest, putperest
amcazade, dayızade, teyzezade, Recaizade, Sami Paşazade
beyanname, davetname, kanunname, siyasetname, Oğuzname
Bunlar, bilimsel yazılarda bilimsel yöntemlerle yazılabilir:
hamiyet-perver, misafir-perver, vatan-perver
ateş-perest, hayal-perest, put-perest
amca-zade, dayı-zade, teyze-zade, Recai-zade, Sami Paşa-zade
beyan-name, davet-name, kanun-name, siyaset-name, Oğuz-name
18. Arapça ve Farsça tamlama ve ibarelerle ön ek almış tüm yabancı kelimeler
alâmetifarikası, cürmümeşhut, ehlibeyt, gayrimenkul, gayrisafi, hüsnükuruntu, suiistimal, suikast, meddücezir, tarumar, anbean, keşmekeş, özbeöz[4], pürhiddet, pürmelâl, darülfünun, fevkalâde, aleykümselâm, velhâsılıkelâm, acembuselik, hisarbuselik, muhayyerkürdî, bîçare, naçar, maşallah, bilcümle, lâkayt, sürrealizm, anormal...
Bunlar, bilimsel yazılarda bilimsel yöntemlerle yazılabilir:
cürm-i meşhut, ehl-i beyt, gayr-i menkul, gayr-i safi,
hüsn-i kuruntu, su-i istimal, su-i kast, medd ü cezir, tar u mar,
an-be-an, keşmekeş, öz-be-öz[5], pür-hiddet, pür-melâl, darü’l-fünun,
fevka’l-ade, ve’l-hâsıl-ı kelâm
19. Kuruluş adları
Kanunda bitişik olarak geçen kuruluş adları:
İçişleri, Dışişleri, Genelkurmay, Yükseköğretim Kurumu
20. Batı dillerinden alınma birleşik kelimeler
otobiyografi, telekart, telekonferans, bankamatik...
[1] Burada “birleşik” ile “bitişik” kavramlarının farklı oldukları belirtilir.
[2] “herhangi bir” kelimesindeki “bir” ayrı yazılır.
[3] Bu kelimeler bitişik yazıldıkları gibi “ha” heceleri de korunur.
[4] Bu maddeye, Türkçe olduğu hâlde Arapça ve Farsça kurallarına göre oluşturulmuş kelimeler de alınmıştır.
[5] Bu maddeye, Türkçe olduğu hâlde Arapça ve Farsça kurallarına göre oluşturulmuş kelimeler de alınmıştır.
ayrı yazılan sözcükler
Birleşik Kelimeler
Dilimizde yeni bir kavramı karşılamak için yararlandığımız yollardan biri, birleşik kelime yapmaktır. Birden fazla kelimenin bir varlığı, kavramı, olayı karşılamak üzere bir araya gelerek oluşturdukları, yapı ve anlam bakımından yeni olan kelimelere birleşik kelime denir. Birleşik kelime için bileşik kelime denmesi yanlıştır.
Dilimizde belirtisiz isim tamlamaları, sıfat tamlamaları, isnat grupları, birleşik fiiller, ikilemeler, kısaltma grupları ve kalıplaşmış çekimli fiillerden oluşan ifadeler, yeni bir kavramı karşıladıkları zaman birleşik kelime olurlar.
Yer çekimi, hanımeli, ses bilgisi, beyaz peynir,
açıkgöz, toplu iğne, eli açık, ayak yalın, günü birlik, sırtı pek,
söz etmek, zikretmek, hasta olmak, gelebilmek, yazadurmak, alıvermek,
çoluk çocuk, çıtçıt, ev bark, baş üstüne, günaydın, sağ ol, ateşkes, külbastı...
Görüldüğü gibi birleşik kelimelerin bir kısmı ayrı bir kısmı bitişik[1] yazılmaktadır.
Ayrı Yazılan Birleşik Kelimeler
1. Ses düşmesi veya türemesi olmayan birleşik fiiller
Birleşme sırasında kelimelerde birleşmeden doğan veya birleşmeyi hazırlayan, ses düşmesi ya da türemesi olaylarından biri olmamışsa bu birleşik kelimeler ayrı yazılır.
alay etmek, alt etmek, arz etmek, arz olunmak, boş olmak, dans etmek, deli olmak, el etmek, gelin olmak, gider olmak, göz etmek, hayret etmek, ilân etmek, ilân edilmek, işaret etmek, kabul etmek, kabul eylemek, kul olmak, namaz kılmak, not etmek, okumuş olmak, oyun etmek, sağır olmak, sağ olmak, soracak olmak, söz etmek, var olmak, yardım etmek, yok etmek, azat etmek, terk etmek...
2. Anlam kayması olmayan birleşik kelimeler
Birleşme sırasında kelimelerden hiçbiri anlamını kaybetmiyorsa bu birleşik kelimeler ayrı yazılır.
Bu kelimeler şunlardır:
Hayvan türlerinden birinin adıyla kurulan birleşik kelimeler:
ada balığı, dil balığı, kedi balığı, kılıç balığı, bıyıklı balık, mürekkep balığı, ardıç kuşu, çalı kuşu, deve kuşu, muhabbet kuşu, tarla kuşu, ağustos böceği, ateş böceği, gelin böceği, hamma böceği, ipek böceği, uçuç böceği, uğur böceği, sümüklü böcek, at sineği, et sineği, deniz yılanı, mercan yılanı, su yılanı, Ankara keçisi, dağ keçisi, fındık faresi, tarla faresi, tarla sıçanı, dağ tavuğu, ada tavşanı, Arap tavşanı, bal arısı, eşek arısı, pekin ördeği, yaban ördeği, Van kedisi, yaban domuzu, su aygırı
Bitki türlerinden birinin adıyla kurulan birleşik kelimeler:
ayrık otu, çörek otu, eğrelti otu, mum çiçeği, peygamber çiçeği, yayla çiçeği, mantar ağacı, öd ağacı, meyan kökü, Amerikan elması, yer elması, deve dikeni, kuş üzümü, at kestanesi, can eriği, kuzu mantarı, su kamışı, şeker kamışı, yaban gülü, Antep fıstığı, çam fıstığı, çalı fasulyesi, şeker pancarı, kuru fasulye, kuru incir, kuru soğan, kuru üzüm, salkım söğüt...[2]
Nesne adlarından biriyle kurulan birleşik kelimeler:
alçı taşı, bakır taşı, çakmak taşı, kireç taşı, musalla taşı, damla taş, dikili taş, Arap sabunu, banyo sabunu, el sabunu, tıraş sabunu, yel değirmeni, çalışma odası, oturma odası, cep saati, duvar saati, masa örtüsü, kurtarma aracı, tüp geçit, alt geçit, üst geçit, dolma kalem, dönme dolap, toplu iğne, lokman ruhu, nane ruhu, tuz ruhu
Yol ve ulaşımla ilgili birleşik kelimeler:
çevre yolu, deniz yolu, hava yolu, kara yolu, keçi yolu, köprü yol (viyadük)
Durum, olgu ve olay bildiren kelimelerle yapılan birleşik kelimeler:
açık oturum, açık öğretim, ana dili, ay tutulması, baş ağrısı, baş belâsı, baş dönmesi, dil birliği, güneş tutulması, iş birliği, iş bölümü, madde başı, masa başı, yer çekimi
Bilim ve bilgi sözleriyle kurulan birleşik kelimeler
anlam bilimi, dil bilimi, gök bilimi, iş bilimi, ruh bilimi, toplum bilimi, halk bilimi, yer bilimi, dil bilgisi, ses bilgisi, şekil bilgisi
“yuvar ve küre” kelimeleriyle yapılan birleşik kelimeler:
göz yuvarı, yer yuvarı, hava küre, su küre, yarım küre[3]
Yiyecek, içecek adlarından biriyle kurulan birleşik kelimeler:
kol böreği, su böreği, balık yağı, maden suyu, dil peyniri, tas kebabı, yayla çorbası, un helvası, peynir tatlısı, badem şekeri, çaylı kek, çiğ köfte, kesme şeker, kuru yemiş...
Organ veya organ yerine geçen kelimelerle kurulan birleşik kelimeler:
aç göz, aç gözlü, aç gözlülük, sulu göz, aşık kemiği, bel kemiği, serçe parmak, azı dişi, süt dişi, safra kesesi, takma diş, karga burun, ağır ayak, kuru kafa...
Bitki, hayvan ve nesne adlarından faydalanarak insanlara ait özelliklerin anlatıldığı birleşik kelimeler:
çetin ceviz, eski kurt, sarı çıyan, ağır top, deli balta, eksik etek, eski toprak, dipsiz testi, kapı mandalı, sabır taşı...
Zamanla ilgili birleşik kelimeler:
bağ bozumu, gece yarısı, gün ortası, hafta başı, hafta sonu, ay sonu, yıl sonu[4]...
3. Fiilimsi ile kurulan ve sıfat tamlaması şeklinde olan birleşik kelimeler
bakar kör, çalar saat, çıkar yol, döner kebap, döner sermaye, geçer akçe, güler yüz, koşar adım, yazar kasa, yeter sayı, çıkmaz sokak, geçmez akçe, görünmez kaza, tükenmez kalem, uçan daire...
4. İsim ve sıfat tamlaması şeklindeki renk adları
bakır rengi, duman rengi, gül rengi, ten rengi, ateş kırmızısı, çivit mavisi, süt kırı...
açık mavi, açık yeşil, kirli sarı...
5. Sıfatı sonda olan birleşik kelimeler
ayak yalın, baş açık, başı açık, cebi delik, eli sıkı, gözü açık, kulağı delik...
6. Grup vurgusu ilk kelimede olan ikilemeler
adım adım, ağır ağır, allak bullak, baka baka, cik cik, kös kös, bata çıka, çoluk çocuk, konu komşu, sere serpe, soy sop
at mat, çocuk mocuk, kapı mapı...
dişe diş, iç içe, el ele, yan yana, günden güne, bire bir, başa baş, ardı ardına, art arda, ucu ucuna...
7. Yer ve yön bildiren kelimelerle kurulmuş özel ad olan birleşik kelimeler
Batı Anadolu, Doğu Anadolu, Orta Anadolu, Kuzey Amerika, Orta Asya, Orta Doğu, Yakın Doğu, Uzak Doğu, Güneybatı Anadolu, İç Anadolu, İç Asya, İç Erenköy,
8. Sıfat tamlaması şeklindeki özel yer adları
Küçük Çekmece, Aşağı Ayrancı, Küçük Menderes
9. Sıfat ve belirtisiz isim tamlaması şeklindeki özel yer adları
Anadolu Kavağı, Karadeniz Ereğlisi, Yunus Emre Mahallesi, Alp dağları, Altay dağları, Nemrut dağı, Aral gölü, Balkaş gölü, Tuna nehri, Burdur Gölü, Çanakkale Boğazı, İskenderun Körfezi, Ağrı Dağı...
10. Şahıs adlarıyla kurulmuş özel yer adları
Gazi Osmanpaşa Mahallesi, Gazi Mustafa Kemal Bulvarı, Mustafa Kemalpaşa (ilçesi)...
11. Sonradan verilmiş bir unvanla kullanılan şehir adları
Gazi Antep, Gazi Magosa, Kahraman Maraş, Şanlı Urfa
12. Ev, ocak ve yurt kelimeleriyle kurulan birleşik kelimeler
aş evi, bakım evi, doğum evi, düğün evi, gözlem evi, huzur evi, konuk evi, ordu evi, radyo evi, yayın evi, aile ocağı, aş ocağı, sağlık ocağı, öğrenci yurdu, yetiştirme yurdu...
13. “ara, dış, öte, sıra” kelimeleriyle kurulan birleşik kelimeler ve terimler
devletler arası, uluslar arası, milletler arası, ahlâk dışı, çağ dışı, din dışı, olağan dışı, yasa dışı, fizik ötesi, kızıl ötesi, mor ötesi, aklı sıra, peşi sıra, yanı sıra...
14. “alt, ana, iç, orta, küçük, sağ, peşin, bir, iki, tek, çok vb.” kelimelerle kurulmuş birleşik kelimeler
alt tabaka, alt yapı, alt yazı, üst kat, ana arı, ana bilim dalı, ana cadde, ana dil, ana dili, ana düşünce, ana fikir, ana kent, ana vatan, ana yurt, ana yön, ön lisans, ön seçim, ön söz, ön şart, ön yargı, art niyet, yan etki, iç barış, iç deniz, dış borç, orta oyunu, orta öğrenim, büyük anne, büyük baba, büyük elçi, büyük şehir, küçük hanım, sağ açık, sol bek, peşin fikir, peşin hüküm, bir hücreli, iki anlamlı, tek anlamlı, tek eşli, çok anlamlı, çok eşli, çok hücreli, çift kanatlılar...
15. Birden fazla kelimeden oluşan sayılar
on bir, yüz yirmi iki, bin dört yüz...
Senet, çek vb. ticarî belgelerde sayılar harfle yazıldığında bitişik yazılır.
İkimilyonsekisyüzdoksanikibin
16. “gün” kelimesiyle kurulu birleşik kelimeler
şu gün, o gün, ertesi gün, geçen gün, her gün, öbür gün
İçinde bulunduğumuz gün ve dönem hariç:
Bugün hava çok güzel.
Bugün Atatürk dönemine göre dile karşı çok duyarsızız.
17. Kanunda bitişik olmayan kurum ve kuruluş adları
Türkiye Büyük Millet Meclisi, Türk Dil Kurumu, Yüksek Seçim Kurulu...
18. Atasözleri ve deyimler
Atasözleri ve deyimler de ayrı yazılırlar.
Çünkü atasözleri cümle hâlindedir; deyimler ise herhangi bir ses olayı ya da anlam kaybı yoluyla değil, anlam kaynaşması yoluyla oluşmuşlardır.
Deyim, en az iki kelimenin kalıplaşarak yeni bir anlam kazanmasıyla oluşan mecazlı sözlerdir. Kelimelerden en az biri veya tümü anlam kaybına uğrar.
Akıl yaşta değil baştadır.
At ölür meydan kalır, yiğit ölür şan kalır.
Aç koyma hırsız olur, çok söyleme yüzsüz olur, çok dövme arsız olur.
Böyle gelmiş, böyle gider
Çocuğa iş buyuran, ardınca kendi gider.
Dost kazan dost; düşman anadan da doğar.
Eden bulur.
Geniş gününde dar gezen, dar gününde geniş gezer.
Göz görmeyince gönül katlanır.
Herkes kaşık yapar ama sapını yapamaz.
Her şey incelikten insan kabalıktan kırılır.
Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır.
Üzerine laf düşmedikçe konuşma.
Vakitsiz açılan gül çabuk solar.
Kendi düşüncelerinde ayak diriyordu.
Her gördüğüne dudak büküyordu.
Bu şekilde anlatırsanız aklı yatar.
Matematiği aklım almıyor.
Çocuk ağzı açık beni dinliyordu.
Çocuk eli uzun biri, cüzdanımı almış.
Burası çok ayak altı, şurada duralım.
çantada keklik,
kulağı delik,
dik kafalı,
dil dök-
yola düş-
dili çözül-
köprüleri at-,
kafayı ye-,
aklı alma-,
bel bağla-,
çenesi düş-,
göze gir-,
dara düş-,
kafa yor-