15 Kasım 2009 Pazar

10. sınıf dil anlatım dersinin ilk üç ünitesi ile ilgili test

1 ) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır?
A) Sorunlara, onun daha nesnel bir tavırla yaklaşacağını ve çözüm getireceğini umuyordum.
B) Son günlerde tanık olduğum bazı olaylar, onunla ilgili görüşlerimin değişmesine yol açtı.
C) Amaçlarına ulaşabilmek için her türlü engeli aşmaya çalışan bu gençlere imreniyorum.
D) Araştırmamı istediğim yönde sürdürebilmem için öncellikle, yararlanacağım kaynakları saptamalıyım.
E) Bu soru ben ve benim gibi sınava girmiş olan birçok kişinin kafası karıştırdı.

2 ) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır?
A) Dürüst biri olduğundan dün de bugün de kuşkuya düşmüyorum.
B) Hukukçu olmadığımdan, işin bu yönünü sizinle tartışamam.
C) Bu konuda bir araştırma yapılmasını, hazırlanacak raporun ilgili kuruluşlara gönderilmesini istedim.
D) Ben, öyle olduğunu düşünüyor, öyle olduğuna inanıyorum.
E) Anımsanacağı gibi, bir yıldan beri bu konuda yazılar yazıyor, ilgilileri uyarıyorum.

3 ) Öğrenciyi, düşünmeye ve yaratıcı olmaya yönelten ve herhangi bir konu üzerinde eleştiri yapmasını sağlayan bir anlayış, eğitim sistemimize henüz yerleşmedi.
Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdakilerin hangisinden kaynaklanmaktadır?
A) Dolaylı tümlecin cümlenin başında kullanılmamasından
B) Öznenin birden fazla sözcükten oluşmasından
C) Gereksiz yere bağlaç kullanılmasından
D) Tamlayan eksikliğinden
E) Gereksiz yere zarf tümleci kullanılmasından

4 ) Sofraya hep birlikte otururduk. Tahtadan, yuvarlak bir yer sofrasına ayaklarımızı altımıza alıp yan oturarak yaklaşırdık. Sofra örtüsünü dizlerimizin üzerine çekerdik. Babam bağdaş kurarak baş köşede otururdu. Beni sağına, kız kardeşimi de soluna alırdı. Karşısında annem otururdu. Babam, yemeğe başlamadan içimizden biri yanılıp da yemeğe uzanacak olursa, hiç acımadan kaşığının tersini, uzanan elin sırtına indirirdi.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinde verilenlerden yararlanılmıştır?
A) Betimleme-öyküleme B) Öyküleme-örnek verme
C) Betimleme-açıklama D) Açıklama-öyküleme
E) Açıklama –örnek verme

5 ) Bir vapur yanaşıyor. Eminönü’ndeki vapur iskelesine. Martılar ona çığlıklarıyla eşlik ediyor. Günün ilk ışıklarıyla birlikte insanlar birer ikişer dolduruyorlar kaldırımları. Yol kenarındaki taksiler, gecenin yorgunluğunu atıyor. Caminin avlusunda güvercinler… Galata köprüsündeki emektar kahvede sabah çayları içiliyor; buharlar yükseliyor bardaklardan, pencereden içeriye dolan güneşle birlikte. Ah, bir de bu deniz kokusu….
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Nesnelere, insanlara özgü nitelikler yükleme
B) Betimleyici bir yol izleme
C) Çeşitli duyulara seslenme
D) Gözlem gücüyle ayrıntılar seçme
E) Örneklerden ve karşılaştırmadan yararlanma

6 ) (I) Kendisine (II) söylenen bu (III) sözü duyar duymaz oturduğu (IV) yerden (V) ayağa kalktı, kürsüye yöneldi.
Bu cümlede, altı çizili sözcüklerin hangisi gereksiz kullanılmıştır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

7 ) Bu küçük kasaba geniş ve derin bir (I)vadinin içinde kurulmuştu. Dik, kayalık tepenin üstündeki çok (II)eskilerden kalma (III)kalesi görkemiyle etkiliyordu (IV)insanı . Alçacık damlı (V)dükkânların bulunduğu tarihi çarşısı da birçok yönden görülmeye değerdi.
Bu parçada numaralanmış sözcüklerin hangisi , bir varlığın neye ait olduğunu belirten ek almıştır.?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

8 ) Türkçede bir cümlenin öznesi, birinci ve üçüncü tekil kişiden oluşuyorsa, yüklemi birinci çoğul kişi olur.
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu kurala uymamaktan kaynaklanan bir anlatım bozukluğu vardır?
A) O akşam ben kendi odama, Fatma da kendi odasına çekilmişti.
B) Teyzemlerin yeni evlerine taşınmasından sonra siz bu eve yerleştiniz.
C) Havalar böyle giderse bir süre daha kahvaltımızı balkonda yapabileceğiz.
D) Ben de bir tabak alıp sofraya oturayım.
E) Babasıyla annesi, bu evi üç yılda zar zor yaptırabildiler.

9) Yanlış bir şey yapsam da kızmaz; ama inanılmayacak kadar anlayışlıdır.
Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdakilerin hangisinden kaynaklanmaktadır ?
A) Yüklemin geniş zamanlı olmasından
B) Cümleciklerin ortak özneli olmasından
C) Yanlış ilgeç kullanılmasından
D) Gereksiz yere bağlaç kullanılmasından
E) “bile” yerine “da” bağlacı kullanılmasından

10) Festival süresince(I) her gün(II) düzenli olarak(III) çıkacak olan(IV) “ İlk Çekim” adlı siyah-beyaz dergi sinemaseverlere ücretsiz(V) dağıtılacak.
Bu cümledeki altı çizili sözlerden hangisi çıkarılırsa cümlenin anlamında daralma olmaz?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

11) On altıncı katta asansörden indik. Bana odayı gösterecek çocuğun peşinden yürüyordum. Çocuk kısa bir koridoru geçti, bir odanın önünde durdu. Ben de durdum. Kapıyı açtı, içeri girdik. Perdeler sıkı sıkıya kapalı. Çocuk perdeleri açıp dışarıyı göstermek istedi. Engel oldum. Lambaları yaktı. Banyonun kapısını açtı. Bir şey isteyip istemediğimi sordu. İstemediğimi söyledim. Bahşişini verdim, gitti.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Duyguları yansıtma
B) Eylemleri oluş sırasına göre verme
C) Gözlem gücünden yararlanma
D) Değişik yapılı cümleler kullanma
E) Birinci kişinin ağzından anlatma

12) Aşağıdaki cümlelerin hangisi öznel bir yargıdır?
A) Yunus Emre’nin bu şiirinde “bulut”un gizli gizli ağlamasından söz edilerek buluta insan niteliği verilmektedir.
B) Bedri Rahmi Eyüpoğlu’nun bu şiirlerinde doğadaki, nesnelerin özellikleri insanlar için kullanılmıştır.
C) Faruk Nafiz Çamlıbel’in “Han Duvarları”nda birçok kez kişileştirmeye başvurduğu görülmektedir.
D) Ahmet Haşim ‘in “Sonbahar” şiirindeki kişileştirme de çok ilgi çekicidir.
E) Behçet Necatigil’in bu dizelerinde sokaklar için “gülümseyen” sözcüğü kullanılarak kişileştirme yapılmıştır.

13) “Artık” sözcüğü aşağıdaki cümlelerin hangisinde ad olarak kullanılmıştır?
A) Yemek hazır, artık sofraya oturabiliriz.
B) O bardaktaki artık suyu dökebilirsin.
C) Yemek artıklarını değerlendirmemiz gerekir.
D) Havalar ısındı, artık kar yağmaz.
E) Sus artık, biraz da beni dinle!

14) (I)Bu dönem tiyatro yazarları, okusun diye değil, sahnede oynansın diye oyun yazarlardı.(II) Tiyatro oyunları, değerli edebiyat örnekleri sayılmadığı için bunlar genellikle yayımlanmazdı.(III) Bu gün çoğunluk için film senaryoları neyse, o sıralarda yazılan tiyatro oyunları da oydu.(IV) İşte bu yüzden o çağda üretilen tiyatro oyunlarının çoğu yok olup gitti. (V) O dönemde yazılanlardan elimizde sadece bu oyunlar kaldı.
Yukarıda numaralanmış cümlelerin hangilerinde, altı çizili sözcüğün atılması cümlede anlam değişmesine yol açar?
A) I. ve II. B) I. ve III. C) II. ve III. D) III.ve IV. E) IV. ve V.

15) Çekim eki almış her sıfat adlaşmıştır.
Aşağıdaki cümlelerin hangisindeki altı çizili sözcük bu kurala örnek gösterilebilir?
A) En büyük zevki rahatça koltuğuna oturup televizyon izlemekti.
B) Evleri caddeye çok yakın, daracık bir sokağın başındaydı.
C) Aralarında nedeni bilinmeyen bir soğukluk vardı.
D) Birden başlayan sıcaklar herkesi bunalttı.
E) Kumaşlardan kırmızılı olanı daha çok beğendim.
16) Aşağıdaki dizelerin hangisinde yorum söz konusu değildir?
A) Alabildiğine insan kalabalığı vardı, Bir aydınlık geleceğe bakıyordu.
B) Bir ılık güz öğlesinde, Şanlı haki urbası üstünde
C) Koymuştu kılıcını içine kınının, Yürüyordu arasında sevgili halkının
D) İzmir'e girişini Atatürk'ün, Bir kahve duvarındaki resimde gördüm
E) Işıktı sevinçti türküydü, Görseydiniz o resimde o Atatürk'ü
17) Çayönü kazısında(I) ortaya çıkarılan buluntular,(II)insanlığın, avcılık(III) ve toplayıcılıktan yerleşik yaşama geçiş(IV) aşamasını(V) göstermektedir.
Bu cümledeki altı çizili sözcüklerden hangisinin kökü, sözcük türü yönünden öbürlerinden farklıdır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

18) Sergide tanıtılan antika eşyalar, geçmişte insanların inançlarını ve beğenilerini de yansıtıyor.
Bu cümledeki anlam karışıklıkları aşağıdakilerden hangisiyle giderilebilir?
A) "tanıtılan" sözcüğünden sonra "çok değerli" getirilerek
B) "geçmişte" sözcüğünden sonra "yaşamış" getirilerek
C) "antika" sözcüğü atılarak
D) "inançlarını" sözcüğü yerine "geleneklerini" getirilerek
E ) "de" sözcüğü atılarak

19) Gürültüden uzak, doğal güzelliklerle dolu parkın (I)bir köşesinde, yaşlı (II)bir hanım masanın üstüne koyduğu romanını (III)bir karış uzaktan okumaya çalışıyor; (IV)bir şişman, spor giyimli (V)bir adam da dalgın uzaklara bırakıyordu.
Bu cümledeki anlatım bozukluğunu gidermek için altı çizili sözcüklerden hangisi atılmalıdır?
A) I B) II C) III D) IV E) V
20) (I) Okur, onun yapıtlarını okurken kendisini, yıllanmış çamların olduğu bir ormanda kuş sesleri ve reçine kokularının arasında bulurdu.
(II) Seçtiği ilginç ayrıntılarla, yaptığı benzetme ve karşılaştırmalarla, yapıtlarında okura, doğanın temiz havasını soluturdu.
(III) Öykülerinde Anadolu'nun köylerinde, kasabalarında yaşayanların değişik sorunlarını göstermeye çalışırdı.
(IV) Roman ve öykülerinde, günlük yaşamın sıkıntıları içinde bunalan kişileri işlerdi.
Yukarıda numaralanmış cümlelerden hangileri, sanatçının betimlemelerindeki aynı niteliği yansıtmaktadır?
A) I. ve II. B) I. ve III. C) II. ve III. D) II. ve IV. E) III. ve IV.
21) Aşağıdaki cümlelerden hangisi, söyleyenin kişisel düşüncesini içermemektedir?
A) Sanatçılar arasındaki olağanüstü uyum, onların oda müziğine olan eğilimlerinin bir kanıtıydı.
B) Sanatçılar, iki bölümden oluşan bu yapıtı, yarın da bu salonda seslendirecekler.
C) Bestecinin üslubunu bütün yönleriyle yansıtan bu yapıtı, yepyeni bir yorumla sundular.
D) Bu konserde dinlediğimiz ezgiler, içimizde yepyeni bir yaşama sevinci uyandırdı.
E) Yapıtın ezgilerindeki kıvraklık, onu seslendirenlerin katkısıyla dinleyicileri adeta büyülemişti.
22) Bu yasadan, özel ve kamu kuruluşlarında çalışanlar yararlanacak.
Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdakilerin hangisiyle giderilebilir?
A) "yasadan" dan sonra "bütün" sözcüğü getirilerek
B) "ve" sözcüğü kaldırılarak
C) "ve" yerine, "kuruluşlarla" sözcüğü getirilerek
D) "çalışanlar"dan sonra "kesinlikle" sözcüğü getirilerek
E) "yararlanacak" yerine "yararlanabilir" sözcüğü getirilerek

23) Beyin zarı iltihapları iyi tedavi edilmezse, ölüme hatta sara nöbetlerine yol açabilir.
Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdakilerin hangisiyle giderilebilir?
A) "sara nöbetlerine" sözü ile "ölüme" sözcüğü yer değiştirerek
B) "yol açabilir" yerine "neden olabilir" sözü getirilerek
C) "sara" sözcüğü kaldırılarak
D) "zarı" yerine "zarının" sözcüğü getirilerek
E) "edilmezse" yerine "edilmediğinde" sözcüğü getirilerek

24) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "ilk kez" sözü gereksiz kullanılmıştır?
A) Onu ilk kez bu kadar üzgün görüyordum.
B) Uçağa ilk kez bineceği için çok heyecanlıydı.
C) Bu kıyı kasabasına ilk kez gidiyordum.
D) Böyle bir yarışmaya ilk kez katılıyorum.
E) Onunla ilk kez bir arkadaş toplantısında tanıştık.

25)Aşağıdaki cümlelerin hangisinden altı çizili sözcük çıkarılırsa cümlenin anlamında bir değişme olmaz?
A) Buradaki gerçek, kanımca sanat gerçeğidir.
B) Her şey sanki aynı anda olup bitiyor gibidir.
C) Bunun nereden kaynaklandığını kestirmek oldukça güçtür.
D) Oyunda ayrıca, gülünç bulunabilecek mantıksızlıklara rastlanıyor.
E) Yaşamdaki gerçek ile sanattaki gerçek çoğunlukla aynı değildir.

26) Daha çok varlıklı aileler otururdu burada. Panjurları inikti evlerin. Her şeyi sessizce karşılamaya hazır gibiydiler. Ama birazdan sokaklar canlanmaya
başlardı. İlkin evler, sonra sokaklar, sonra bütün kent. Her yeni sabah sanki eriyip giden yaşamı onarmak içindi.
Yukarıdaki parça için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Kişisel bir anlatım vardır.
B) Betimleme yapılmıştır.
C) Örneklere yer verilmiştir.
D) Gözlemlere yer verilmiştir.
E) Kişileştirmeye başvurulmuştur.

27) Gök, iyiden iyiye kararmıştı. (I) Yağmurun tülden duvağına artık akşam sarınmaktaydı. (II) Ateş, deminki
hızı kesilmişçesine, nazlı ve yorgun alevlerini kapağın orasından burasından dışarıya çıkarıp odanın karanlığını kandırmaya çalışıyordu. (III) Sandalyelerden birinde küçük kızın kurusun diye astığı montu, diğerinde ise önlüğü asılıydı. (IV) Küçük kız, kollarında sar› tüylü kedisiyle uyuyakalmıştı. (V) Yağmursa bardaktan boşanırcasına yağıyordu.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangilerinde insana özgü nitelikler, başka varlıklara aktarılarak verilmiştir?
A) I. ve II. B) I. ve III. C) II. ve IV. D) III. ve IV. E) IV. ve V.

38) (I) Sonbahar, kendisinden sonra gelecek kış mevsiminin gizli telaşını yaşatıyor doğaya. (II) Amasra’da
bir Roma yapıtı olan Kuşadası Yol Anıtı sarı bir örtüyle kaplanıyor. (III) Hasankeyf’teki Artukoğulları zamanından kalma cami, minaresindeki son leyleği yolcu ediyor. (IV) Kaçkarlarda yağmur
fazla mesai yapmaya başlıyor. (V) Bolu Dağları’nda, Istrancalar’da gezinirken yerlerde ağaç gövdelerinin hüzünlü yüzlerini, acılı bakışlarını görüyoruz.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde insana özgü bir nitelik doğaya aktarılmamıştır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

39 (I) Minibüsle, sabahleyin yola çıktık. (II) Yeşilin, açığından koyusuna değin bütün tonlarıyla bezenmiş ağaçların süslediği yamaçlardan, tepelerden
geçtik. (III) fırıl fırıl akan derecikleri aşa aşa sonunda yeryüzü cennetine vardık. (IV) Çevresini irili ufaklı ağaçların kuşattığı mavi, duru, büyük göle bakan bir yamaçta durduk. (V) Kameramızı çıkarıp bu manzarayı görüntüledik.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerin hangilerinde betimlemeye yer verilmemiştir?
A) I. ve II. B) I. ve V. C) II. ve III. D) II. ve IV. E) III. ve IV.

40) Aşağıdaki cümlelerin hangisinden “onları” kelimesi çıkarılırsa anlam bozulur?
A) Evdekileri telefonla arayıp, konu hakkında onları uyardı.
B) Bavula eşyaları özenle yerleştiriyor, onları kırıştırmıyordu.
C) Bahçedekileri eve çağırdı, onları evde ağırladı.
D) Sorunlar gittikçe büyüyor, onları çözmekte zorlanıyordu.
E) Arkadaşlarını gün geçtikçe daha iyi tanıyor, onları anlıyordu.

41) "Her ne kadar şehir dışına taşınmışsa bile beklenen rahatlığa kavuşulamamıştır."
Bu cümledeki anlatım bozukluğunu gidermek
için aşağıdaki değişikliklerin hangisi yapılmalıdır?
A) "kavuşulamamıştır" yerine "ulaşılamamıştır" sözcüğü getirilmelidir.
B) "taşınmışsa" yerine " taşınsa" sözcüğü getirilmelidir.
C) "beklenen" yerine "beklediğimiz" sözcüğü getirilmelidir.
D) "taşınmışsa bile" yerine "taşınılmışsa da" sözü getirilmelidir.
E) "bile" den sonra "nasılsa" sözcüğü getirilmelidir.

42) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır?
A) Hava kirliliğine karşı çeşitli önlemler alınabilir.
B) Çevre sorunlarıyla ilgili toplantılar yapılmalıdır.
C) Bu gaz, havada yoğun oranda bulunur.
D) Akarsularımız sanayi atıklarıyla kirleniyor.
E) Gençler, doğanın korunması konusunda bilinçleniyor.

43) Fiyatlar çok pahalı olduğu için satışlar çok durgun.
Bu cümledeki anlatım bozukluğunu gidermek için aşağıdaki değişikliklerden hangisi yapılmalıdır?
A) “çok” sözcükleri atılmalı.
B) “durgun” yerine “az” sözcüğü getirilmeli.
C) “olduğu için” yerine “olduğundan” sözcüğü getirilmeli.
D) ”satışlar” yerine “alışveriş” sözcüğü getirilmeli.
E) “pahalı” yerine “yüksek” sözcüğü getirilmeli.

44) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır?
A) İlk karşılaşmamızda bana bu kadar yakınlık göstermesine çok şaşırmıştım.
B) Bu kadar yetenekli bir çocuğu, sanata yönlendirmekle çok iyi bir iş yaptığını düşünüyor.
C) Geçirdiğim rahatsızlığı, büyük bir başarıyla ameliyat ederek sağlığıma kavuşturdu.
D) Bu aşamada, olayları doğal akışına bırakmanın doğru olacağı kanısındaydı.
E) Aralarındaki sorunların görüş farklılıklarından kaynaklandığını biliyordu.

45) Bu sorunun çözümünde yapabileceğim rol çok önemli.
Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdakilerin hangisinden kaynaklanmaktadır?
A) Yüklemin geniş zamanlı olmasından
B) Gereksiz yere işaret sıfatı kullanılmasından
C) İsim cümlesi olmasından
D) Yanlış sözcük kullanılmasından
E) Gereksiz yere belirteç kullanılmasından

46) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ikileme diğerlerinden farklı bir görevde kullanılmıştır?
A) Çocuk, olur olmaz yerlerde annesini kızdırıyor.
B) Öyle her yerde bilir bilmez konuşma.
C) İrili ufaklı güller vazoda duruyor.
D) Kızına davullu zurnalı düğün yaptı.
E) Canlı canlı balık satıyordu adam.

47) Yeryüzünde İstanbul kadar güzel bir kent bulmak çok güç.
Bu cümle ile ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?
A) Ad cümlesidir. B) Bileşik sözcük kullanılmıştır.
C) Adeyleme yer verilmiştir. D) Belgisiz sıfat kullanılmıştır.
E) Bağlaç vardır.

48) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcük, sıfatı derecelendiren bir belirteçtir?
A) Yazar daha sonra da bu çalışmanın bir ilk olduğunu söyledi.
B) Adam bizimle çok çirkin konuşuyordu.
C) Kendimi bu günlerde pek mutlu hissediyorum.
D) Geride kalanlara, daha parlak bir ışık altında bakmayı istiyorum.
E) İyi bir insanla dost olmanın sevincini duyuyorum içimde.

49) Aşağıdakilerden hangisinin kökü ad değildir?
A) Yanlışlık B)Yavrulamak C)Yöneltilen D)Yakınlık E) Yaşamak

50) Aşağıdaki cümlelerde bulunan bileşik sözcüklerden hangisi oluşum yolu açısından diğerlerinden farklıdır?
A) Kendini çok açıkgöz sanıyor.
B) Karadeniz yine sel altında kalmış.
C) Bilgisayarla oynarken uyumuş.
D) Yemeğe akbaba gibi saldırdı.
E) Hem kaba hem de boşboğazdı.

51) Türemiş sıfatlar, adlarla fiillerin kök ya da gövdelerine yapım ekleri getirilerek oluşturulur.
Aşağıdaki atasözlerinin hangisinde bu yolla
yapılmış bir sıfat vardır?
A) Güneş balçıkla sıvanmaz.
B) Korkunun ecele faydası yoktur.
C) Her ağacın meyvesi olmaz.
D) Mızrak çuvala sığmaz.
E) İşleyen demir pas tutmaz.

52) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde küçültme adı kullanılmıştır?
A) Küçücük odasında çok mutluydu.
B) Kıyıdan birçok adacık görünüyor.
C) Bu daracık yollarda yürümek zor.
D) Sıcacık çörekleri hemen yedik.
E) Minicik elleriyle çiçek toplamış.

53) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde soru anlamı bir sıfatla sağlanmamıştır?
A) Kaç senedir burada oturuyorsun?
B) Ne tür müzik dinlemeyi seversin?
C) Kimi aradığımı bilmiyor musun?
D) Ona hangi soruları sordun?
E) Sınavı kaçıncı girişte kazandın?

54) I.Teyzelerin dün sinemaya gittiler.
II.Çiçeklerine yazın bolca su vermelisin.
III.Kalemlerini başka kutuya yerleştirdi.
IV.Ceketimizi dolaba astım.
V.Evleri bize çok yakındır.
Yukarıdaki cümlelerin hangilerinde altı çizili sözcüklerin aldığı ekler, onlara hem ikinci, hem de üçüncü tekil kişiye ait olma anlamı katmıştır?
A) I. ve II. B) I. ve V. C) II. ve III. D) III. ve IV. E) IV. ve V.
55) (I) İhtiyar Adam ve Deniz, Ernest Hemingway’e Nobel ödülü kazandıran romanlarından biri. (II) Psikolojik yanı ağır basan ve sinemaya uyarlanması
neredeyse olanaksız görünen bu roman, ünlü bir yönetmence sinemaya uyarlanmış. (III) Filmde, balıkçılıkla geçinen ihtiyar bir adamın yaşamı,
ilgi çekici bir biçimde anlatılmış. (IV) Uzun süredir balık yakalayamayan ihtiyar adam, son kez şansını denediğinde büyük bir balık avlaması ve onu karaya çıkarmak için gösterdiği insanüstü çaba, izleyiciyi oldukça etkiliyor. (V) İhtiyar Adam ve Deniz, izlenmeye değer en iyi filmlerden biri.
Yukarıdaki parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde öznellik yoktur?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
56) (I) Bedri Rahmi, tanıdığı insanlara, dostlarına, arkadaşlarına “reis” diye seslenirdi. (II) Resimleriyle, şiirleriyle, yazılarıyla, dostça söyleşileriyle sanat
dünyamızın unutulmaz reisiydi o. (III) Yeryüzüne katkısı olan insanlardandı. (IV) Birkaç renk, birkaç çizgi, birkaç dize... Yetmez mi ardı sıra bıraktıkları? (V) Ölümsüz bir sanatçıdan, daha başka ne kalabilir?
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde öznellik söz konusu de¤ildir?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
57) Aşağıdaki dizelerin hangisinde yorum söz konusu değildir?
A) Alabildiğine insan kalabalığı vardı
Bir aydınlık geleceğe bakıyordu
B) Bir ılık güz öğlesinde
şanlı haki urbası üstünde
C) Koymuştu kılıcını içine kınının
Yürüyordu arasında sevgili halkının
D) İzmir’e girişini Atatürk’ün
Bir kahve duvarındaki resimde gördüm
E) Işıktı sevinçti türküydü
Görseydiniz o resimde Atatürk’ü

58) (I) Dolmabahçe Sarayı’ndaki resim koleksiyonları birkaç sergiyi dolduracak kadar zengin. (II) Geçen yıl açılan “Osmanlı Sarayı’nda Yabancı Ressamlar” sergisinin bu y›l ikincisini izleyeceğiz. (III) Orientalist
ressamların, uluslararası sanat pazarında
son iki yıldır ne denli yüksek değerlere ulaştıklarını ilgililer ve koleksiyoncular biliyor sanırız. (IV) Bu denli zengin bir koleksiyonun kapsamlı bir katalogu artık kaçınılmazdır. (V) Ülkemizdeki sanat çevresi bunun beklentisi içindedir.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi kişiden kişiye değişen bir yargı değildir?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

59 )Daralan gecede
Boş yere aramak sevinci
Beraberken acıyan
Ayrılınca neden böyle çekici
Bu şiir parçasının son iki dizesinde işlenen duygu, aşağıdaki cümlelerin hangisinde anlatılmaktadır?
A) Memleketime gittiğimde kendimi evimde hissediyorum; ama bir yandan da buraları özlüyorum.
B) Aradan zaman geçtikçe zaten birbirimize uygun olmadığımızı, beraber yapamayacağımızı anlıyorum.
C) insan, birlikteyken karşısındakini hoş görmeye çalışıyor, onun kusurlarını kolayca affediyor.
D) şimdi başka bir şehirde yaşadığımız için az görebildiğim annemi çok özlüyorum.
E) Evliliğimiz sırasında bana kötü gelen yanları, şimdi affedilebilir, hatta sevimli görünüyor.

60) Aşağıdaki cümlelerin hangisinde,
"-lik, -lık, -lük, -luk" eki, bir sıfata eklenerek soyut bir ad türetmiştir?
A) Haydi çocuklara bir babalık da sen yap!
B) Sonunda gölgelik bir yer buldular.
C) Adam bir kurnazlık daha yapmış.
D) Salatalık malzeme almaya gitmiştim.
E) Aralarında hiçbir akrabalık ilişkisi yok.

61) "Yüce dağ başında yanar bir ışık "dizesinde "baş" sözcüğü insandan doğaya aktarılarak kullanılmıştır.
Aşağıdakilerin hangisinde, buna benzer bir kullanım yoktur?
A) Masanın ayağı hâlâ tamir edilmemişti.
B) Fırtınadan, Çanakkale Boğazı’nı geçemedik.
C) Bu yemeğe bir baş soğan yetermiş.
D) Gözleri artık iğnenin gözünü seçemiyordu.
E) Nezle olduğu zaman burnu kıpkırmızı olur.

62) (I)"Kitaplık" adlı derginin son sayısında,İlhan Berk eví konusunda yorumlarda bulunuyor. (II)Dergide Gülten Akın'ın biri uzun,üç şiirini okuyorum. (III)Derya Çolpan, şiirleri kitaplaşmadan fark edilmiş,ödüllendirilmiş, değerlendirilmiş bir şair olarak dergide yerini almış.(IV)Şiirlerini okuyunca bu ilgiyi hak ettiğini, hatta daha da övülesi olduğunu anlıyorum. (V)Derginin "Dosya" bölümünde Cemal Süreya ile eskiden yapılmış bir söyleşinin yanı sıra, hakkında yazılmış yazılara da yer verilmiş.
Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisinde, öznel bir yaklaşım söz konusudur ?
A) I B) II C) III D) IV E) V 63) Aşağıdaki altı çizili sözcüklerden hangisinin kökü sözcük türü bakımından diğerlerinden farklıdır ? A) Gündelik yaşamaya alıştırıldık.
B) Huysuzluğu yüzünden dışlandı.
C) Çocuksu özellikleri vardı.
D) Son günlerde anılarını yazıyor.
E) Çöplük neredeyse patlayacak.

64) Bir topluluğa "ulusal" kimliğini veren, onu "o" yapan, kültürüdür. Kültür de toplumla birlikte devinir, dönüşür,yeni boyutlar kazanır. Kimi zaman yozlaşmaya yüz tutabilir, değişik kültürlerin boyunduruğuna girebilir. Ancak, bir toplum yok edilmedikçe kültürü de kolay kolay ortadan kaldırılamaz. Dünya kültür tarihinde bir kültürü toptan yok etme amacına yönelik eylemlere örnek bulmakta ve göstermekte zorluk çekmekteyiz.
Bu paragrafın konusu aşağıdakilerin hangisidir ?
A) Kültürün kalıcı olabilmesinin koşulları
B) Kültürlerin birbiriyle ilişkisi ve etkileşimi
C) Kültürün insanda yol açtığı değişimler
D) Kültürün toplumla iç içeliği
E) Kültürel yozlaşmanın nedenleri

65) “Bizi, sert bakışlarıyla tepeden tırnağa süzdü.”
Aşağıda altı çizili sözcüklerden hangisi, bu cümledeki “sert” sözcüğünün kullanımıyla özdeştir ?
A) Şu sırta ulaşınca kamp kurarız.
B) Güzel, yumuşak bir sesi vardı.
C) Radyonuzun sesini biraz kısın.
D) Serin bir rüzgâr esiyordu.
E) Bursa, yeşil bir cennet gibidir.

66) Aşağıdakilerin hangisinde, sözcüklerin yerinde kullanılmamasından kaynaklanan bir anlatım bozukluğu yoktur ?
A) Sergide yaptığı tablolar çok beğenildi.
B) Fotoğrafçılık hakkında kısaca bildiklerini açıkladı.
C) Filmi ödül kazanınca sevinçten havalara uçtu.
D) Okulda yazdığı kitapların hepsini tanıttı.
E) Çok başı ağrıdığı için erkenden yattı.

67) Aşağıdakilerin hangisinde soyut bir durum, somutlaştırılarak anlatılmıştır ?
A) Dil olmadan düşünemeyeceğimiz gibi, özgür de olamayız. B) Erhan Beşer’in son kitabındaki kişiler her yerde rastlayabileceğimiz kadar canlı ve sahici.
C) Denizyıldızları, buradan, sanatçı bir elden çıkmış sanat eserleri gibi görünüyor.
D) Özgürlük bir ağaçtır, sulanmadığında kuruyuveren; kurutulduğunda bir daha zor canlanan.
E) Çölde su arayıp bulamayanların çaresizliği vardı yüzünde. 68) Aşağıdaki cümlelerde bulunan bileşik sözcüklerden hangisi, iki eylemin kaynaşmasından oluşmuştur ?
A) Amcası, vurdumduymaz bir adamdı.
B) Yurtsever bir insan olarak tanınır.
C) Sonunda onu da alaşağı etmişler.
D) Bu konuda bizi sıkboğaz etmeyin.
E) Karşı taraf, ateşkesi bozdu.

69) Trakya, çalışmayı da eğlenmeyi de biliyor.
Bu cümledeki altı çizili sözcüğün anlamca kullanılışına benzer bir kullanım aşağıdaki cümlelerin hangisinde vardır ?
A) Konya, çocukluğumun masal kentidir.
B) Çanakkale, Boğaz’ın sularında kendi güzelliğini seyrediyor.
C) Mersin, sırtını Toroslar’a dayamış, baharı yaşıyor.
D) Malatya, kayısı ve politikacısıyla ünlüdür.
E) Samsun, bu 19 Mayıs’ı da coşkuyla kutladı.

70) “Ey benim eski duygularım, eski düşüncelerim neden böyle uzaksınız benden!”
Bu cümledeki eski sözcüğü ile altı çizili sözcüklerden hangisi türce aynıdır ?
A) Bu, İstanbul’un nadir görünen karlı havalarındandı.
B) Babam, biraz sonra seni arayacak.
C) O gece erken yattım; fakat rahat uyuyamadım.
D) Ay, sanki yapraklara sürünerek geliyordu.
E) Aşağısı baş döndürecek kadar derindi.

Derleyen: Bülent Demiryapan
Lüleburgaz Lisesi Uzman Edebiyat Öğretmeni


A B C D E
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70