29 Aralık 2010 Çarşamba

10 sınıf dil ve anlatım ders kitabı - 3

SAYFA 100:

18. etkinlik

Aşağıdaki tabloyu inceleyin, boşluklara açıklama ve örneklere uygun cümleler yazınız.

CEVAP:

İşaret Sıfatı

İşaret Zamiri

Varlıkların yerini işaret yoluyla gösterir.

İşaret yoluyla ismin yerini tutar.

Tamlama biçimindedir ve isimden önce gelir.

Niteleme görevi yoktur.

Çekim eki alamaz; alırsa zamire dönüşür.

Çekim eki alabilir ve bu zamirlerden sonra virgül kullanılır.

Bu adam benim amcamdır.

Bu, benim amcamdır.

Çocuklar o ağacı sulamışlar.

Çocuklar onu sulamışlar.

O hikâyeyi bir solukta okumuştum.

O, bir solukta okuduğum bir hikâyeydi.

Öteki sorulara geçiniz.

Ötekilere geçiniz.

19. etkinlik

Not ve düzeltme: !!!

Aşağıdaki tablo kitapta yanlış olarak verilmiştir. Düzeltir, özür dileriz.

KARŞILAŞTIRMA

SORU SIFATI

SORU ZARFI

SORU ZAMİRİ

Soru sözcüğü sıfat tamlaması oluşturur.

Bir soru sözcüğünün soru zarfı sayılabilmesi için o sözcüğün cevabının da zarf olması gerekir.

Bir soru sözcüğünün zamir sayılabilmesi için, cevabının da isim ya da zamir olması gerekir.

Soru sözcüğü, bir ismi belirtir.

Soru sözcüğü fiili, fiilimsiyi, sıfatı ya da zarfı belirtir.

Soru sözcüğü, ismin yerini tutar.

İsim çekim eki almaz.

İsim çekim eki almaz.

İsim çekim eki alır.

NASIL?

HANGİ?

KAÇ?

KAÇINCI?

KAÇAR?

KAÇTA KAÇ?

NE ZAMAN?

NASIL?

NE KADAR?

NEDEN? (NİÇİN, NE DİYE, NİYE, NE?)

NE?

KİM?

HANGİSİ?

KAÇI?

NERE?

20. etkinlik

Metinde geçen "yeni" kelimesinin aldığı ekin kelimeye nasıl bir anlam kattığını belirtiniz.

CEVAP:

Pekiştirme anlamı katmıştır.

Bu ekle küçültme eklerini kelimeye kattığı anlam bakımından karşılaştırınız. Sonuçları def­terinize yazınız.

CEVAP:

Pekiştirme ekleri (-m, -p, -r, -s), kelimeye “pek, çok, fazla, aşırı” gibi anlamlar katar; küçültme ekleri (-msi, -mtrak, -cik, -ce, -cek) ise, kelimenin anlamında “kısma, daraltma ve küçültme” yaparak, kelimeye “-e yakın” anlamı katar.

21. etkinlik

Tabloyu iki şiirden seçeceğiniz örneklerle doldurunuz.

Küçültme Sıfatları

Pekiştirme Sıfatları

Katrecik, incecik, acımsı

Yemyeşil, kıpkızıl, sırılsıklam, paramparça, permeperişan


Ölçme ve Değerlendirme

A. Betimleyici anlatım ile ilgili aşağıdaki özellikleri doğru-yanlış (D/Y) olarak değerlendiriniz.

( D) Gözlem yoluyla edineceğimiz birikimler ana düşünceyi geliştirecek canlı, etkili, öznel bilgilerdir.

(D) Gözlemlerle beslenmemiş bir anlatım, ana düşünceyi yansıtamaz. Bu nedenle gözlem, bilgi toplama ve ana düşünceyi geliştirme yollarının kaçınılmaz bir boyutudur. Ancak gözlem “bak­ma” değil “inceleme”dir. Gözlem yapacak bir kişi, konuya ilişkin ön bilgiye sahip olmalıdır.

(D) İyi bir gözlemle desteklenmiş yazı ürünleri yazarını okuyucu ile buluşturmada önemli bir rol oy­nar. Bu nedenle şairler, hikayeciler, roman ve oyun yazarları gözleme büyük değer verirler.

(D) Öykü, roman, tiyatro gibi olay ağırlıklı türlerle makale, fıkra gibi düşünce ağırlıklı türlerde göz­lemden yararlanılır.

(D) Başarılı bir betimlemede sadece göz değil beş duyunun hepsi kullanılır. Objenin tadı, rengi, ko­kusu ve uyandırdığı ruh hâli verilir.

(D) Betimleme bilgilendirme amaçlı da kullanılır. Bu gibi betimlemelerde kesinlik vardır ve kişisel görüşlere çok başvurulmaz.

(Y) Heyecan uyandırmayı amaçlayan edebî tasvirlerde nesnel bir tavır benimsenir.

(D) Görünen her şeyin nakledilmesi, okura verilmesi gereksizdir. Bu yüzden genel fikir vermek için seçici davranmalı. Bir korku duygusu verilmek isteniyorsa daha çok kötü duygular anımsatan nesneler ve objelere dikkat çekilmelidir.

(D) Yazar dış dünyadan duyu organlarıyla edindiği intibaları kendi evreninde canlandırır ve dil vası­tasıyla okura sunar. Okuyucu görmediği bu evrenin içine girer ve onunla özdeşleşir, bu evrenin kendine özgü gerçekliğine katılır.

(D) Betimleme gözleme dayanır. Tek başına bir yazı türü değildir. Diğer türlerle birlikte başka anla­tım metotlarıyla, daha çok hikâye ile birlikte kullanır.

(D) Gözlem sırasında ayrıntılar belirlenmeli, gerekli notlar alınmalı ve düşünce ile bağ kurularak de­ğerlendirme yapılmalıdır.

(D) Bir futbol maçının gençler üzerindeki etkisine ilişkin yazı hazırlamak isteyen kişi, evinde televiz­yon seyrederek gözlem yaparsa inandırıcı olamaz. Böyle bir yazı yazılmadan önce birkaç futbol maçına gitmek ve olayları gözlemleyerek notlar almak gerekir.

(D) Gözlem "iç gözlem", "dış gözlem" olmak üzere iki şekilde olur. Kişinin kendi duygu, düşünce ve davranışlarını incelemesi iç gözlemdir. Bizim dışımızdaki varlıklara yönelik gözlemlerimiz ise dış gözlem sayılır.

B. Aşağıdaki soruları cevaplayınız.

v Sıfatlar neden isimlerle birlikte kullanılmaktadır? Örnekler vererek açıklayınız.

CEVAP:

Sıfatlar isimlerden önce gelerek onları renk, durum, hareket, biçim, sayı, işaret ve soru yönlerinden tamamlar; onları niteler veya belirtir. Örneğin; aşağıdaki parçada altı çizili sözcükler, önlerindeki adları nitelemiş ya da belirtmiştir:

O zaman gördü ki, küçük çocuk, memleketlisi, mini mini yavru ağlıyor... Yanaklarından gözyaşları birbiri arkasına, temiz vagon pencerelerindeki yağmur damlaları nasıl acele acele, sarsıla çarpışa dökülürse öyle, bağrının sarsıntılarıyla yerlerinden oynayarak, vuruşarak içlerinde güneşli mavi gök, pırıl pırıl akıyor.”

v İşaret zamirleriyle işaret sıfatlarını birbirinden nasıl ayırabiliriz? Örnekler veriniz.

CEVAP:

İşaret zamirleri işaret edilen ismin yerine geçerken, işaret sıfatları ismin yerini işaret eder ve isimle beraber kullanılır. Ayrıca işaret sıfatları hiçbir zaman çekim eki almaz:

Bu köy, yıllar önce bir yangın geçirdi.(İşaret sıfatı)
Burası yıllar önce bir yangın geçirdi. (İşaret zamiri)
Çocuklar o ağacı sulamışlar. (İşaret sıfatı)
Çocuklar onu sulamışlar. (İşaret zamiri)
O öyküyü bir solukta okumuştum.(İşaret sıfatı)
O, beğenerek izlediğim bir filmdi: (İşaret zamiri)

C. Aşağıdaki boş bırakılan yerlere uygun sıfatları yazınız.

Kedi zarif ve temiz bir hayvandır. Yalnız irilerini, kabarık tüylülerini demek istemiyorum, en çelim­sizinde, sakatında bile bir zariflik vardır. Hele temizlenmesine bayılırım. Hani ön ayaklarından bi­rini şöyle yana sarkıtıp da göğsünü yalaması vardır, baktıkça içim açılır.

Bundan daha orijinal bir şey biliyor musunuz?

D. Aşağıdaki soru sıfatlarını cevaplayıp bu sözcüklerin hangi sıfat türünden olduğunu yazınız.

Hangi kediyi beğendiniz?

- Şu kediyi beğendim. (işaret sıfatı)

Sizin evinizin kaç odası var?

- Bizim evimizin dört odası var. (asıl sayı sıfatı)

Nasıl kitaplardan hoşlanırsınız?

- Sürükleyici kitaplardan hoşlanıyorum. (niteleme sıfatı)

Neredeki okula gidiyormuş?

- Şehrin girişindeki okula gidiyormuş. (işaret sıfatı)

Kardeşin kaçıncı sınıfa gidiyor?

- Kardeşim 5. sınıfa gidiyor. (sıra sayı sıfatı)

Dolaptan kaçar dilim pasta aldınız?

- Dolaptan ikişer dilim pasta aldık. (üleştirme sayı sıfatı)

Ne biçim bir adam bu?

- Saygısız bir adam bu. (niteleme sıfatı)

E. Aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerlere uygun sıfatlarla doldurunuz.

Seni akşam eski arkadaşın aradı.

Ertesi gün bütün bunlar başıma geldi.

Yaşlı adamın öldüğü her hâlinden belli oluyordu.

Yanımızdan hızla geçen araba ileride kaza yapmış.

Bir dilim ekmek alıp yemeye başladı.

O çocuğu bir yerden tanıyorum.


F. Aşağıdaki çoktan seçmeli soruları cevaplayınız.


1. Aşağıdakilerden hangisi bir gözlemde algılarımızın dışında kullanacağımız unsurlar­dan değildir?

A) Hatırda kalmış olayları ifade etmek

B) Hatırda kalmış varlıkları hatırlamak

C) Hayale dayanmak

D) Gördüklerimizin arkasındakini sezmeye çalışmak

E) Duyu organlarımızla elde ettiğimiz bilgiler­le anlatımı desteklemek

2. (I) İşte, yine bir kuyu başı göründü. (II) Kafile duruyor, uykuyu çoktan unutmuş herkes. (III) Sadece yarım saatçik dinlenmek istiyorlar. (IV) Hemen oracığa eriyip su kesilmiş kurşun gibi yayılıyorlar. (V) Az sonra vadinin arkasın­dan bir başka muhacir kafilesi görünüyor.

Yukarıdaki cümlelerin hangisinde sıfat kul­lanılmamıştır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

3. (I) Öyküleme tekniğinde yazarın amacı, okuyucuyu bir olay içinde yaşatmak; betim­lemede ise okuyucunun görmediği bir görün­tüyü, olayı, yeri okuyucunun kafasında can­landırmaktır. (II) Öykülemede yazar özellikle görme duyusundan yararlanarak okuyucu­nun hayalinde sözcüklerle âdeta resim yapar; betimlemede ise olay akışı vardır. (III) Betimlemede olaylar birbiri üzerine gelişir ve zaman durmadan geçer. (IV) Öykülemede genellikle haber kipleriyle çekimlenmiş fiiller kullanılır. (V) Öyküleme tekniğinin en önemli iki özelliği; zaman akışı ve bir romandan alın­mış izlenimi vermesidir.

Aşağıdakilerden hangisi ruh çözümlemesi olan betimlemenin adıdır?

A) I. ve II. B) II. ve III. C) III. ve IV. D) IV. ve V. E) III. ve V.

4. Ünlü sanayici son yolculuğuna, yaptırdığı o büyük camiden sessizce uğurlandı.
I
II III IV V

Numaralanmış sözcüklerden hangisinin türü diğerlerinden farklıdır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

5. Aşağıdakilerden hangisi betimlemenin işlevlerinden değildir?

A) Bilgi vermek, tanıtmak

B) Sanat ve simgesel işleve sahip olmak

C) Gerçeği sadece gözlem yoluyla aktarmak

D) Yaşanmış olayların sahnesini tanıtmak

E) Olayların sahne ve aksesuarını tanıtmak

6. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde sıfat kul­lanılmamıştır?

A) Yalan yanlış şarkılar söylerdin en fazla.

B) Dur, geçme! Dediğimiz en güzel anda git­tin.

C) Çiçeği burnunda bir patron olmuşsun.

D) Her akşamki yoluma koyulmuş, gidiyorum.

E) Çekip giderken yine seni düşünüyorum.

7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde soru anlamı bir sıfatla sağlanmıştır?

A) Hangi insan yapabilir böyle bir saygısızlığı tabiata, tüm canlılara?

B) Ne bileyim, nasıl anlatayım size küçücük bir kuşun kanat çırpmasındaki heyecanı?

C) Herkes benim gibi ağlar mı bulutların çekip gitmesine?

D) Nereden geldi bu yalnızlık hissi yine bana. Yemen'den mi Hint'ten mi?

E) Ne zaman çöller yeşillenir, bilen duyan var mı dünyada?

8. Hangi gazeteye baksam her sayfası reklam... Bunların hatalarını gizlemek için bol bol re­sim koymalarından bıktım. Bu kötü gazetele­rin fiyatı ta nerelere yükseldi.

Bu parçada aşağıdaki sıfat türlerinden hangisi yoktur?

A) Soru sıfatı B) Niteleme sıfatı C) Sayı sıfatı

D) Belgisiz sıfat E) İşaret sıfatı

9. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde sıfat kul­lanılmamıştır?

A) Açıkgöz insanları yönetici yaparlarmış.

B) Kar yağınca ortalık birden bembeyaz oldu.

C) Bir çorak yer oldum, başaksızım ben.

D) Benim de birkaç dakikalık saltanatım ola­cak.

E) Hüzünlü gönlüm mutlulukla dolacak.

10. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ikileme diğerlerinden farklı görevde kullanılmıştır?

A) Eğri büğrü yollardan geçerek geldik bu kasabaya.

B) Bahçesinde kırmızı kırmızı güller yeni aç­mış gibiydi.

C) Çocuk mini mini elleriyle yazı yazıyordu.

D) Adam ne yapacağını uzun uzun düşündü.

E) Çocukluğunda bile kısa kısa hikâyeler ya­zardı.

11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde hem be­lirtme hem niteleme sıfatı kullanılmıştır?

A) Ben bir garip diyara geldim.

B) Kimse bu hâlimi bilmez benim.

C) Güzel, temiz dilim var benim.

D) Bu dilimi şu insanlar bilmez benim.

E) Deli gönlüm asla uslanmaz benim.

12. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde adlaşmış sıfat kullanılmıştır?

A) Aç katık istemez, uyku yastık istemezmiş.

B) Çınar ağacının koyu gölgesinde oturuyordu.

C) Bu hafta sonu onlar balık tutmaya gidiyor.

D) Ağaçların sarı yaprakları artık dökülüyor.

E) Anlatılan hikâyeleri herkes zevkle dinliyordu.

C. Coşku ve Heyecana Bağlı (Lirik) Anlatım - Zamir (Adıl)

SAYFA 107:

Hazırlık

Metindeki boşlukları parantez içindeki uygun sözcüklerle doldurup tekrar okuyunuz.

CEVAP:

O gitti bilmem nereye? Galiba Plevne'ye gitti ve gelmedi. Ve bir daha hiç gelmedi.

Ben, bundan yirmi sene evvel, bugün sizin olduğunuz gibi, ey aziz kardeşlerim, bir şehidin yetimi olmuştum. Benimki de sizinkiler gibi hayatını barut dumanına sarmış, gitmişti. Bugünkü siz, yirmi sene ev­vel bensiniz; ben, sizin hissiyatınızı, bütün ruhunuzu bilirim. Ben o yaranın samimi bir aşinasıyım. O yarayı seviniz; o, sizin ebedî bir nişane-i iftiharınızdır. Söyledim, söyledim, çocukluğumun bütün kalb-i melulünü söyledim. Çünkü herkes size vermek istiyor; ben, sizden olmak, âlâmınıza iştirak etmek su­retiyle sizin derdinizin bir kısmını almak istiyorum.

Cenap SAHABETTİN

Bu kelimelerin metindeki işlevini ve iki metin arasındaki anlam farkını belirtiniz.


CEVAP:

Bu kelimeler ismin yerini tutan kelimelerdir, yani zamirdir ve anlamlıdır. Bunlar cümleden çıkarıldığında cümlenin ya anlamı değişir ya daralır ya da anlamsızlaşır.

Metin İnceleme

1.metin

1. "Bir Bayrak Rüzgâr Bekliyor" şiiriyle yukarıdaki şiiri karşılaştırınız. Bu iki şiirde aynı duygu yoğun­luğunu bulabildiniz mi? Niçin?

2. Lirik anlatım türünün özelliklerini yazınız. Lirik anlatımın diğer anlatım türlerinden en önemli far­kını belirtiniz.

CEVAP:

· Coşku ve heyecana bağlı (lirik) anlatımda duygular ve içinde bulunulan ruh hali yansıtılır.

· Aşk, ayrılık, hasret, özlem, gurbet, dini hassasiyet gibi duygusal konular işlenirken kullanılır.

· Okurun duygularına, kalbine seslenir.

· Kelimeler daha çok mecaz ve yan anlamda kullanılır.

· Sanatsal özellikler sergilenir.

· Dil, “heyecanı dile getirme” işlevinde kullanılır.

· Daha çok şiir, roman, hikâye, tiyatro ve deneme türlerinde kullanılır.

· Öyküleyici anlatımda bir olay ve durumun anlatılması; betimleyici anlatımda kişi, durum ve varlıkların betimlenmesi; coşku ve heyecana bağlı anlatımda ise duyguların ifade edilmesi esastır.

3. Yukarıdaki şiirde ismin yerini tutan kelimeler kullanılmış mıdır? Bunların metindeki görevi nedir?

CEVAP:

Yukarıdaki şiirde ismin yerini tutan kelimeler: ben, sana, seni, kimseler.

SAYFA 108:

1. Şiirde kelime ve cümle seviyesindeki tekrarları bulunuz. Bunların anlatıma ne kazandırdığını tar­tışınız. Sonuçları sınıfta belirtiniz.

CEVAP:

Cümle seviyesindeki tekrarlar:

- ben sana mecburum

- bilemezsin

- bilmiyor

Kelime seviyesindeki tekrarlar:

- ne vakit bir

2. Her iki şiirde (Bir Bayrak Rüzgâr Bekliyor- Ben Sana Mecburum) heyecan, mutluluk veya mut­suzluk ifade eden; dini duyarlılık, derin düşünce, yüceltme gibi hâlleri dile getiren söz ve söz öbekleri var mıdır? Belirtiniz. Varsa bunların özelliklerini açıklayınız.

CEVAP:

“Bir Bayrak Rüzgâr Bekliyor” isimli şiirde aşağıdaki mısralar dini duyarlılık ve yüceltme hallerini dile getirmektedir:

Türbesi yakışmış bu kutlu tepeye;

Yattığı toprak belli.

Tuttuğu bayrak belli.

Kim demiş meçhul asker diye?

Bir el ki; ahretten uzanmış,

Edeple gelip birer birer öpsün diye faniler!

Öpelim temizse dudaklarımız,

Fakat basmasın toprağa temiz değilse ayaklarımız.

Sesinden yüksek çıkmasın nutuklar, kasideler.

Geri gitsin alkışlar geri,

Geri gitsin ellerin yapma çiçekleri!

“Ben Sana Mecburum” isimli şiirde aşağıdaki mısralar ise ihtiras (tutkunluk) derecesindeki aşkı ve mutluluk hallerini dile getirmektedir:

ben sana mecburum bilemezsin

adını mıh gibi aklımda tutuyorum

büyüdükçe büyüyor gözlerin

ben sana mecburum bilemezsin

içimi seninle ısıtıyorum

Aynı şiirdeki şu mısralar ise mutsuzluk halini dile getirmektedir:

ne vakit bir yaşamak düşünsem

bu kurtlar sofrasında belki zor

3. Bu şiirler okuyucuya bilgi vermek için mi, okuyucunun duygularını harekete geçirmek ve okuyu­cuya edebi zevk tattırmak için mi yazılmıştır? Tartışınız. Sonuçları defterinize yazınız.

CEVAP:

Bu şiirler okuyucunun duygularını harekete geçirmek ve okuyu­cuya edebi zevk tattırmak için yazılmıştır.

4. Şiirlerde kimin duygularından söz ediliyor, şiir kime hitaben yazılmıştır? Duygular nasıl ve niçin yo­rumlanmıştır?

CEVAP:

Birinci şiirde dini ve tarihi hassasiyeti olan bir vatandaşın, ikinci şiirde ise aşkı ihtiras derecesine varmış olan bir aşığın duygularında söz ediliyor.

Birinci şiir şehit düşmüş askerlere, ikinci şiir ise sevgiliye hitaben yazılmıştır.

5. “Adını mıh gibi aklımda tutuyorum.”içimi seninle ısıtıyorum” “Bulutlar parçalanıyor” gibi ifadelerin farklı duygu değerleri var mıdır? Metinden hareketle açıklayınız.

CEVAP:

Bu ifadeler, âşığın sevgiliye bağlılığını, tutkunluğunu, onun adının bile onun için ne kadar kıymetli olduğunu dile getiriyor.

6. Şiirde ilk anlam değeri dışında kullanılmış kelimeler var mıdır? Metinden örnekler vererek açıkla­yınız.

CEVAP:

Şiirde ilk anlam değeri dışında, yani mecaz anlamda kullanılmış olan kelimeler şunlardır:

Aklımda tutuyorum, büyüyor gözlerin, içimi seninle ısıtıyorum, ağaçlar sonbahara hazırlanıyor, saçlarını götürüyor, kurtlar sofrası, ellerimizi kirletmeden.

2. Metin

10. Metindeki cümlelerin kuruluşunda ve cümleler arasındaki ilişkilerde nelere dikkat edilmiştir?

CEVAP:

Anlamın parçanın bütününden kopup gitmemesine, önceki cümle ve yargıyla bütünlük içinde olmasına ve birbirini çağrıştıracak anlam ilgisi içinde olmasına dikkat edilmiştir.

11. Metinde "O sanki sessizlikten ürkmüş." cümlesindeki "o" sözcüğü "Namık Kemal" isminin ye­rini tutmuştur. Metinde isimlerin yerini geçici olarak tutan sözcüklerin kullanılma nedenlerini açıklayınız.

CEVAP:

Metinde devamlı aynı isimleri kullanmak suretiyle itici olmamak için bu isimlerin yerini tutan kelimeler (zamirler) kullanılmıştır. Örneğin; Namık Kemal konuşurken her defasında adını söylemesi hem zor hem de itici olacaktı. Oysa bunun yerine “ben” zamirini kullanması anlatım açısından daha kolaydır.

12. Bu sözcüklerin yerlerine gerçek isimlerini koyup metni yeniden okuyunuz ve anlatımda ne gibi değişikliklerin olduğunu belirtiniz.

13. Metinlerde isimlerin yerini tutan sözcüklerin cümledeki işlevini ve neden kullanıldığını açıklayınız.

CEVAP:

Bu kelimelerin cümledeki işlevi zamirdir. Zamirler, anlatıma zenginlik katmak ve kolaylık sağlamak için kullanılır.

14. Metinlerde isimlerin yerini belli belirsiz tutan sözcükleri bulunuz. Bunların ifadeye neler kazandır­dıklarını belirtiniz.

CEVAP:

1.metinde ismin yerini belli belirsiz tutan sözcük (belgisiz zamir): kimseler

2.metinde ismin yerini belli belirsiz tutan sözcük (belgisiz zamir): şey

15. Metinlerde hangi şahıs zamirinin daha çok kullanıldığını belirtiniz.

CEVAP:

1.metinde “ben” ve “sen” şahıs zamirleri; 2.metinde ise “ben”, “siz” ve “o” şahıs zamirleri kullanılmıştır.

16. Bu çeşit anlatımlar daha çok hangi metin türlerinde kullanılmaktadır?

CEVAP:

Bu çeşit anlatımlar (lirik anlatımlar) daha çok şiirlerde kullanılmaktadır.

SAYFA 109:

1. etkinlik

“Ben Sana Mecburum” adlı şiirden aşağıda verilen özelliklere uygun dizeleri tabloya yazınız. Bu tarz kullanışların anlatımı nasıl etkilediğini tartışınız. Sonuçları defterinize yazınız.

CEVAP:

Devrik cümleler

- bir şileb sızıyor ıssız gözlerinden

- içim sıra kımıldıyor gizli denizlerin

Eksiltili cümleler

- kaldırımlarda yağmur kokusu…

Soru cümleleri

- bu şehir o eski İstanbul mudur?

Kısa cümleler

- kimseler bilmiyor

- kırılmışsın

- telaş içindesin

- bütün ıslanmışsın

- tüylerin ürperiyor

- belki körsün

İlk anlamı dışında kullanılan sözcükler

- tutuyorum

- büyüdükçe

- ısıtıyorum

- hazırlanıyor

- içindesin

2. etkinlik

“Ben Sana Mecburum” adlı şiiri ve aşağıdaki nesri tabloda karşılaştırınız.

Metinlerin benzer ve farklı yönlerini tartışınız. Sonuçları sözlü olarak ifade ediniz.

CEVAP:

Cümleler

1.Metin (Heyecana bağlı-Şiir)

2.Metin (Nesir)

Duygu, çağrışım ve imge değeri bakımından

Aşk ve ihtiras (tutkunluk) ön planda. Aşkı ve ihtirası çağrıştıracak kelime ve imgeler var.

Duygu, çağrışım ve imge değeri yok. Açıklayıcı anlatım özellikleri var.

Ahenk öğeleri bakımından

Şiir olduğu için ahenk özellikleri (redif, kafiye) var.

Ahenk özellikleri yok.

Dil ve yapı özellikleri bakımından

Kurallı cümlelerin yanı sıra devrik cümleler, eksiltili cümleler ve kısa cümleler de kullanılmış. Yüklemler daha çok mecazi anlamda kullanılmış.

Düz (kurallı) ve uzun cümlelerden oluşmuş.

Sanat özellikleri bakımından

Söz sanatları yoğun bir şekilde kullanılmış: Abartma, benzetme, istiare, kişileştirme, tekrir, … gibi sanatlar.

Öğretici ve açıklayıcı bir metin olduğu için sanatsal özellikler yok denecek kadar azdır.

Tema bakımından

Aşk, ihtiras

Kitap fuarları

Yazılış amacı bakımından

Hisleri (duyguları) dile getirmek

Fikirleri (düşünceleri) dile getirmek

SAYFA 110:

3. etkinlik

Zamirler, isim olmadıkları hâlde isim gibi kullanılan ve isimlerin yerini tutan kelimelerdir.

“Ağlatan Harita” adlı metinde bos bırakılan yerlere aşağıda verilmiş olan zamirlerden uygun olanları yazınız.

CEVAP:

Ağlatan Harita

Bizi genişçe bir bekleme salonuna aldılar. Huzurevinin sakinlerinden birkaçı gazete oku­yor, birkaçı televizyondan haberlerini izliyordu. O ise kendisi gibi yaşlı iki arkadaşıyla bir kö­şede dalgın dalgın oturuyordu.

Bakışlarım bir mıknatıs tarafından çekilmiş gibi oraya odaklandı. Gözleri çukura kaçmıştı ama o çukurun içinde hâlâ parıl parıl parlayan iki tarihî ışık vardı. O kırış kırış olmuş alın, buruş buruş olmuş yüz neler anlatıyordu acaba?

Metindeki diğer zamirleri bulunuz. Bunların kullanılma nedenlerini açıklayınız.

Bulduğunuz zamirleri aşağıdaki tabloda uygun olan yerlere yazınız.

CEVAP:

Şahıs(Kişi) Zamiri

İşaret Zamiri

Belgisiz Zamir

Soru Zamiri

Ben

Bunu

Birkaçı

Neler

Onun

Oraya

Bizi

4. etkinlik

Aşağıdaki altı çizili sözcüklerin yerlerine uygun zamirler getiriniz.

CEVAP:

Onun oğlu hastalanmış.

O oraya bağlıdır.

Onu oraya bırakınız.

Oradan elma aldık.

Onları babasına teslim ettim. Yarın onlara gideceğiz.

ANLAMA-YORUMLAMA

SAYFA 111

5. etkinlik

Aşağıdaki tabloyu şiirden hareketle doldurunuz.

CEVAP:

Konu

Örnek

Diğer örnekler

Mecaz anlamlı sözcükler

Bağlamak-çözülmek

Üşümek, düşürmek, çizilmek, bağlanmak, çalmak, sığmamak, çekmek, kördüğüm

Yakın anlamlı sözcükler

Titremek-üşümek

Dert-gam

Sözcük tekrarı

Mihriban

-

Ses benzerliği

Gönlümü-ölümü

- Çözülmüyor-sezilmiyor

- Düşüyor-şaşıyor-üşüyor

- Hile-dile-bile

- Yarama-arama-var ama

- Gülüne-külüne-tahammülüne

- Anlamı-gamı-tamamı

SAYFA 112:

8. etkinlik

Aşağıdaki cevaplara uygun soru zamirleri yazınız. Bunların ifadeye kazandırdıklarını açıkla­yınız.

CEVAP:

A : Kime ne almışlar?

B : Bana elbise almışlar.

A : Ankara’ya nereden taşınmışlar?

B : Ankara’ya Kars’tan taşınmışlar.

A : Müdür Bey kimi arıyor?

B : Müdür Bey Ceren’i arıyor.

A : Kim derslerine çalışmıyor?

B : Kardeşim derslerine çalışmıyor.

9. etkinlik

Aşağıdaki metinlerde ismin yerini kesinlik kazandırmadan tutan sözcüklerin altını çiziniz.

CEVAP:

Başkası söyleseydi inanmazdım. Ama sen söylediğin için inanıyorum. Başkaları ne düşünürse düşünsün, benim sana güvenim fazladır. Sana sonuna kadar güveneceğim. Ancak birbirine güvenen insanlar yaşatırlar sevgiyi. İnsanların söylediklerinin hepsi bir yana, sen bir yana...

Hepsinden Beter

Kimi insan derbeder. Kimisi dul, kimisi öksüzdür.

Ömrünü heba edip gider, Alın yazısı kahreder.

Kimisi maişet derdine düşmüş. Aklından zoru var kiminin

Rahattan bihaber. Merhamet ister.

Olmayacak işler peşinde. Ben sevda çekerim,

Kimisi taban teper. Hepsinden beter.

Cahit Sıtkı TARANCI

Bu sözcüklerin türünü söyleyiniz.

CEVAP:

Belgisiz zamir.

SAYFA 113:

10. etkinlik

Aşağıdaki tabloyu “Mihriban” şiirinden hareketle “sözcüklerin şiirdeki duygu değerini” dü­şünerek doldurunuz.

CEVAP:

Deli gönül

Akıllıca ve mantıklı davranmamak, duyguların peşinden gitmek

Kalem elden düşüyor

Artık yazmamak

Saçlarına gönlümü bağlamışlar

Saçlarına âşık olmak

Aklım şaşıyor

Şaşırmak; inanmak istememek

Lambada titreyen alev üşüyor

Lambanın sönmesi, karanlık olması

Aşk kâğıda yazılmıyor

Aşkın tarifini yapamamak

Düşürür dile

Hep, devamlı anlatmak

Aşk deyince ötesini arama

Aşktan başka hiçbir şey düşünmemek

Aşka hudut çizilmiyor

Aşkın sınırsız olması

Kar koysan köz olur aşkın külüne

Aşkın yakıcılığına hiçbir şeyin dayanamaması

Kara bahtım tahammülüne

Kötü talihe sabır göstermek

11. etkinlik

Aşağıdaki tabloyu inceleyerek cümleleri uygun sözcüklerle tamamlayınız.

CEVAP:

İŞARET SIFATI

İŞARET ZAMİRİ

Varlıkların yerini işaret yoluyla gösterir.

İşaret yoluyla ismin yerini tutar. Niteleme ve belirtme görevi yoktur.

Tamlama biçimindedir ve isimden önce gelir.

Çekim eki alabilir ve bu zamirden sonra virgül kullanılır.

Bu okul benim okulumdur.

Bu, benim okulumdur.

O çocuğu buraya çağır.

Onu buraya çağır.

Bu öğrenci başarılı oldu.

Bu, başarılı oldu.

Şu komşumuz çok iyi bir insan.

Şu, komşumuzdur.

SAYFA 114:

12. etkinlik

Aşağıdaki tabloyu inceleyerek cümleleri uygun sözcüklerle doldurunuz.

CEVAP:

Not ve düzeltme: !!!

Aşağıdaki tablo kitapta yanlış olarak verilmiştir. Düzeltir, özür dileriz.

KARŞILAŞTIRMA

SORU SIFATI

SORU ZARFI

SORU ZAMİRİ

Soru sözcüğü sıfat tamlaması oluşturur.

Bir soru sözcüğünün soru zarfı sayılabilmesi için o sözcüğün cevabının da zarf olması gerekir.

Bir soru sözcüğünün zamir sayılabilmesi için, cevabının da isim ya da zamir olması gerekir.

Soru sözcüğü, bir ismi belirtir.

Soru sözcüğü fiili, fiilimsiyi, sıfatı ya da zarfı belirtir.

Soru sözcüğü, ismin yerini tutar.

İsim çekim eki almaz.

İsim çekim eki almaz.

İsim çekim eki alır.

NASIL?

HANGİ?

KAÇ?

KAÇINCI?

KAÇAR?

KAÇTA KAÇ?

NE ZAMAN?

NASIL?

NE KADAR?

NEDEN? (NİÇİN, NE DİYE, NİYE, NE?)

NE?

KİM?

HANGİSİ?

KAÇI?

NERE?

v Nasıl ev istiyorsun?

v Geniş ev.

v Okula nasıl geldin?

v Koşarak.

v Beni kim aradı?

v Ceren.

v Hangi okula gidiyorsun?

v Şu okula.

v Ankara’ya ne zaman gidiyorsun?

v Üç hafta sonra.

v Bana ne getirdin?

v Kitap.

v Hangi parkı arıyorsun?

v Karşıki parkı.

v Niçin/neden böyle davranıyor?

v Yaşlandığı için.

v Seni hangisi aradı?

v Şu (Bu, O, Öteki).

v ÖSS’de kaç soru çözdün?

v Seksen soru çözdüm.

v Ne/niye/niçin bakıyorsun?

v Anlayamadığım için bakıyorum.

v Sınavı kaçınız kazandı?

v Beşimiz.

Aynı sözcüğün nasıl hem zamir hem sıfat hem de zarf olduğunu örneklerle açıklayınız.

CEVAP:

Zamir, ismin yerini tutar; sıfat, ismi niteler veya belirttir; zarf ise genellikle yargıları belirtir. Örneğin;

Ø “Az önce biri seni sordu.” cümlesinde “bir” sözcüğü, “çocuk” isminin yerini tutarak belgisiz zamir görevinde kullanılmıştır.

Ø “Az önce bir çocuk seni sordu.” cümlesinde “bir” sözcüğü, “çocuk” ismini belirterek belgisiz sıfat görevinde kullanılmıştır.

Ø “Az önce çocuk bana bir baktı ki sorma.” cümlesinde ise “bir” sözcüğü, “baktı” fiilini belirterek durum zarfı görevinde kullanılmıştır.

13. etkinlik

Okuduğunuz metinlerden hareketle coşku ve heyecana bağlı anlatımla oluşturulmuş me­tinlerde cümlelerin ne gibi özellikler taşıdığını,

CEVAP:

Coşku ve heyecana bağlı anlatımla oluşturulmuş me­tinlerde cümlelerde;

Ø Duygu, çağrışım ve imge değeri bakımından çeşitli duyguları barındıracak ve çağrıştıracak kelime ve imgeler kullanılır.

Ø Ahenk öğeleri bakımından, genellikle şiir olduğu için ahenk özellikleri (redif, kafiye) kullanılır; şiir değilse bile şiirsel özellikler taşıyan ahenk yüklü sözcükler tercih edilir.

Ø Dil ve yapı özellikleri bakımından, kurallı cümlelerin yanı sıra devrik cümleler, eksiltili cümleler ve kısa cümleler de kullanılır. Yüklemler daha çok mecazi anlamda kullanılır.

Ø Sanat özellikleri bakımından; abartma, benzetme, istiare, kişileştirme, tekrir, hüsnü talil,… gibi söz sanatları yoğun bir şekilde kullanılır.

Ø Tema bakımından, her türlü duyguyu dile getirir.

Bu metinlerde dilin hangi işlevlerinden yararlanıldığını tartışınız. Sonuçları sözlü olarak ifa­de ediniz.

CEVAP:

Bu metinlerde genellikle dilin heyecanı dile getirme ve sanatsal işlevlerinden yararlanılır.

SAYFA 115:

14. etkinlik

Metindeki zamirlerin altını çiziniz.

CEVAP: Şoför

Bizde bankacılık gibi şoförlük de on iki senelik yeni mesleklerden sayılır. O zamanlarda bütün ço­cuklar gibi onlar da haşarı, atak ve gösterişçi idiler. Onların birçoğu şimdi yaşını başını almış, akıllı us­lu, pişkin adamlardır. Ben kendi hesabıma uzun yollarda Anadolu şoförlerini daima uyanık, becerikli, uysal ve cana yakın gördüm.

Birçoğunun büyük bir zaafı var: yarışa dayanamıyorlar. Yolda birkaçının kendilerini geçmesine ta­hammül edemiyorlar. Onların en akıllı uslusu, birisinin tozu dumana katarak kendisini geçtiğini gördü mü ifrite dönüyor.

Evet, bu onların en büyük zaafıdır. Fakat dediğim gibi bu zaaf, hangimizde yok. Hangimiz, kendi yo­lumuzda bir meslektaş tarafından geçildiğimizi görüyor da kudurmuyoruz?

Reşat Nuri GÜNTEKİN

Zamirlerin türlerini belirleyiniz.

CEVAP:

Kişi zamirleri

Dönüşlülük zamirleri

Belgisiz zamirler

Soru zamirleri

İşaret zamirleri

Bizde

Onlar

Onların

Ben

Kendi

Kendilerini

Kendisini

Birçoğu

Birçoğunun

Birkaçının

Birisinin

Hangimizde

Hangimiz

Bu

Bu zamirleri yapı bakımından inceleyiniz.

Herhangi bir yapım eki almamış zamirleri belirtiniz. Bu tür zamirlere yapı bakımından ne isim verildiğini belirtiniz.

Herhangi bir yapım eki almış zamirleri belirtiniz. Bu tür zamirlere yapı bakımından ne isim verildiğini tartışınız. Sonuçlan açıklayınız.

Başka bir sözcükle birleşmiş zamirleri belirtiniz. Bu tür zamirlere yapı bakımından ne isim verildiğini tartışınız. Sonuçlan sözlü olarak ifade ediniz.

Zamirleri yapılarına göre sınıflandırınız ve bu zamirlerin özelliklerini açıklayınız.

CEVAP:

BASİT ZAMİRLER

TÜREMİŞ ZAMİRLER

BİRLEŞİK ZAMİRLER

Herhangi bir yapım eki almamış zamirlerdir.

Herhangi bir yapım eki almış olan zamirlerdir.

Başka bir sözcükle birleşmiş zamirlerdir.

Bizde

Onlar

Onların

Ben

Kendi

Kendilerini

Kendisini

Birisinin

Hangimizde

Hangimiz

Bu

Parçada yok.

Birçoğu

Birçoğunun

Birkaçının



Ölçme ve Değerlendirme

A. Aşağıdaki özellikleri doğru-yanlış (D/Y) olarak değerlendiriniz.

(D) Şahıs zamirleri, kişilerin yerlerini tutan sözcüklerdir.

(Y) Belgisiz zamirler, varlıkların, kavramların yerini işaret yoluyla tutan zamirlerdir.

(Y) İşaret zamirleri, yerlerini tuttukları varlıkları açıkça değil de şöyle böyle belli eden zamirlerdir.

(D) Soru zamirleri, soru anlamı veren ve cevapları isim ya da zamir olan kelimelerdir.

(D) İlgi zamiri, hatırlanan varlığın kiminle ilgisi bulunduğunu bildiren ek hâlindeki zamirdir.

B. Aşağıdaki kavram haritasını doldurunuz

LİRİK ANLATIMDA KULLANILAN ÖGELER

DUYGU

HEYECAN

DİNİ DUYARLILIK

MUTLULUK

YÜCELTME

C. Aşağıdaki çoktan seçmeli soruları cevaplayınız.


1. Aşağıdakilerden hangisi "lirik" anlatımda kullanılan öğelerden değildir?

A)Heyecan B)Mutluluk C)Dinî duyarlılık D)Yüceltme E)Öğretme

2. Aşağıdaki dizelerin hangisinde coşku ve heyecana bağlı anlatımdan yararlanılmamıştır?

A) Bana bir gurbet adı gönder

Bir de anımsamak için sevdiklerimi

B) İnsanın kötüsü iyilikten bilmez

Kursaksıza öğüt versen de almaz.

C) Bütün sevgileri atıp içimden

Varlığımı yalnız ona verdim ben.

D) Yüreğinde deli taylar eşinen

Bir baş görsem sen gelirsin aklıma

E) Şehitler tepesi boş değil, biri var bekliyor.

Ve bir göğüs, nefes almak için; rüzgâr bekliyor.

3. Bugün anladım ki neşeli olduğum zaman­ların hemen ardından, tarifsiz kederlere düşe­biliyorum. Karadeniz'de gemilerim batmış gibi düşünüp durduğum, karamsarlığa bat­tığım sırada kalbime gelen bir sevinç dalgası beni bu fırtınalı havadan sütliman kıyılara çekebiliyor. Çevremdekiler beni anlatırken hep bu yönüme vurgu yapıyorlar. Ne kadar da dalgalı bir ruhum varmış! Korkuyorum, bir gün başkasına zarar vermekten...

Bu parçanın anlatımı ile ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?

A) Coşku ve heyecana bağlı anlatım özellik­leri vardır.

B) Farklı türden zamirler kullanılmıştır.

C) Yazar, kişisel duygularını dile getirmiştir.

D) Yazar, toplumsal bir eleştiri yapmaktadır.

E) Yazar, bir iç hesaplaşma içindedir.

4.Aşağıdakilerden hangisi lirik anlatımdakullanılmaz?

A) Mecaz anlamlı sözcükler

B) Öznel ifadeler

C) Zıt anlamlı sözcükler

D) Doğrudan bilgi aktaran ifadeler

E) Soyut anlamlı sözcükler

5. Aşağıdaki dizelerin hangisinde kişi adılı kullanılmıştır?

A) Sen yalnız türkünü söylemeye bak

B) Akşam oldu diye yakma lambayı

C) Bırakacaksan şu nefreti bırak

D) Böyle gölge severim manzarayı

E) Karanlıktan çıkan ses daha berrak

6. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde işaret adılı (zamiri) kullanılmamıştır?

A) Kar, yolları kapatınca buralara dışarıdan hiç yiyecek gelmez.

B) Dün sabah onları pikniğe giderken almışlar.

C) Onları akşama kadar rafa güzelce yerleştirin.

D) Ben bunun böyle olacağını biliyordum zaten.

E) Olanları panik yapmadan bir bir anlat.

7. "Şahıs zamirleri, isim tamlamalarında tamla­yan görevinde bulunabilir."

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu açık­lamaya uygun kullanım vardır?

A) Demedim mi bu hasret bitirir seni.

B) Ay dolanır gider yalnız kalırız biz de.

C) Her gün yeni baştan dağılır, ufalanırsın.

D) Senin hangi çiçeğini sakladı bahar?

A) Demedim mi yüreğim sevme onu, diye.

8. I. Seversin bu dünyayı doludizgin sen.

II. Buradan ayrılmak istemez kimse.

III. Ama o senden ayrılacak bir gün.

IV. Yani sen, ben bu dünyayı seviyoruz diye

V Bu dünyanın da bizi sevmesi şart mı?

Yukarıdaki numaralı dizelerin hangisinde hem işaret zamiri hem belgisiz zamir kullanılmıştır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

SAYFA 117

9. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ismin ye­rini tutan bir sözcük kullanılmamıştır?

A) Ben bir köy öğretmeniyim, bir bahçıvanım.

B) Hepimiz bir bahçe sularız gönlümüzde.

C) Kimse bilmez, kimse anlamaz derdimizden.

D) Nasıl güller fışkırır bu çilelerimden, bu kır­lardan.

E) Kandır, hayattır, emektir, bizim güllerimiz.

10. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde belgisiz zamir kullanılmamıştır?

A) Bile bile aldanmak herkesi kahreder.

B) Birileri bahçede açan güzel gülleri kopar­mış.

C) Birkaçı yakalandığı hastalıktan daha kur­tulamadı.

D) Başkalarının bize önem vermesi cesareti­mizi artırır.

E) Bu güzel haberi alınca bütün çocuklar se­vindi.

11.Aşağıdaki cümlelerin hangisinde birden fazla zamir kullanılmıştır?

A) Bu güzel topraklarda ölmek istiyorum ben.

B) Yetiştirdiğin hiçbir bahçe yarıda kalmasın senin.

C) Tarumar olmasın istiyorum ben. şu bah­çeler, bu bağlar.

D) Beni bilse bilse bu çiçekler bilir dostlarım.

E) Neler yaşadığımı onlara söyledim sadece.

12. I. İyi kotu bir iş tutmuşum kendime.

II. Acısı tatlısı hepsi bir aslında.

III. Ha Ankara ha Çemişgezek, bu yerden uzak olduktan sonra.

IV. Nerde olsa yaşıyor ya insan

V. Nasıl olsa bir gün ölmek var ya herkese.

Yukarıdaki cümlelerin hangisinde zamir (adıl) kullanılmamıştır?

A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

13. Bilmiyorum şimdi kim duyar bizi Bir çıkmaz yoldayız gel uyar hepimizi Bu yakın dostlarımız kırdılar kalbimizi Soracak kimse yok şimdi hâlimizi.

Yukarıdaki dörtlükte kaç tane zamir kulla­nılmıştır?

A) 1 B) 2 C) 3 D) 4 E) 5

14. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde farklı tür­de bir zamir kullanılmıştır?

A) Hiçbiri, bu film kadar seyirci toplamadı.

B) Pazardaki çiçekçilerin hepsini dolaştım.

C) Dertlerini kimseyle paylaşmaz, içine atardı.

D) Bu haberi kime söyleyeceğini şaşırmıştı.

E) Yoldan geçen birine bu soruyu soralım.

15. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde soru an­lamı zamirle sağlanmamıştır?

A) Bu adamlardan hangisi yolu daha iyi biliyor?

B) Herkes merak ediyordu. Mehmet ne sor­muştu?

C) Az önce bu kapıdan kim çıkmıştı acaba?

D) Bu hafta bize yemekte neler hazırladınız?

E) İstanbul'dan Ankara'ya kaç saatte vardılar?

16. Duymasa kimse şair gönlümün

Sende karar kıldığını

Ve içimin şerha şerha yarıldığını

Biz bilelim yeter

Yukarıdaki dizelerde bulunan zamirlerin tü­rü aşağıdakilerin hangisinde sırasıyla veril­miştir?

A) Belgisiz zamir - kişi zamiri - kişi zamiri

B) İşaret zamiri - işaret zamiri - kişi zamiri

C) Kişi zamiri - kişi zamiri - kişi zamiri

D) Kişi zamiri - işaret zamiri - belgisiz zamir

E) Belgisiz zamir - kişi zamiri - işaret zamiri

SAYFA 118

17. Artık ovaya, dirliğin, düzenin ne zaman geleceğini kimse bilemezdi.
I
II III IV

Bu cümledeki altı çizili sözcüklerin türü aşağıdakilerin hangisinde doğru verilmiş­tir?

I II III IV

A) İsim isim zamir zamir

B) İsim isim isim zamir

C) İsim zamir zamir isim

D) İsim zamir zamir zamir

E) Zamir isim isim isim

18. Bir dağ başı yalnızlığı yasıyorum burada.

I

Dağ başı yalnızlığı, ölümden beter bu.

II

Hiçbiri aramasa sormasa beni.

III IV

Sen gelsen yeter.

V

Yukarıdaki dizelerde numaralandırılmış sözcüklerden hangisi belgisiz zamir görevinde kullanılmıştır?

A) I. B) II. C)III. D) IV. E) V.

19. I. Bana bir gurbet adı gönder

II. İçinden çıkamadığım çok şey var

III.Kuşların ağzını açarak ölmesi

IV.Ve dünyadaki çiçekler içinde

V. Fesleğenin örselenerek koklanması

Yukarıdaki numaralanmış dizelerin hangi­lerinde adıl (zamir) kullanılmıştır?

A) I. ve II. B) I. ve III. C) II. ve IV. D) II. ve V. E) III. ve V.

20. Kimi zamirler özneyi pekiştirerek belirtir. Bun­lar tek başlarına asıl şahıs zamirlerinin yerini tutabildikleri gibi onlarla birlikte de kullanıla­bilir.

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu açık­lamaya uygun bir zamir vardır?

A) Doğrusu, onun sözüne pek kulak asma­dım.

B) Bence, alınan sonuç pek de olumlu değildi.

C) Bu elbiseyi ben kendim diktim.

D) İşittiklerimiz bunları doğrular nitelikteydi.

E) Ahmet o yaz, tatilini bizde geçirecekti.

21. "O" sözcüğü aşağıdaki cümlelerin hangi­sinde kişi adılı (şahıs zamiri) olarak kullanılmıştır?

A) Çocuklar o ağacı sulamışlar.

B) Annesi onu, biraz önce hastaneye götürdü.

C) Kitaplıktan o kitabı alıp gitti.

D) Ben bu evi değil onu beğendim.

E) Dosyayı göstererek "Onu bana ver." dedi.

22. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde soru za­miri vardır?

A) Arkadaşın Ankara'ya ne zaman gelmiş?

B) Bu tabağı buraya kim koymuş olabilir?

C) Ben de onunla gidebilir miyim?

D) Kaçıncı katta oturuyorsunuz?

E) İstanbul'a ilk kez mi gidiyorsun?

23. Hayır, benim çocukluğumun hürriyeti, hiç de bu cinsten bir hürriyet değildir. Evvela, burası zannımca en mühimdir, onu bana hiç kimse vermedi. Bu sızdırılmış altın külçesini birden­ bire kendi içimde buldum. Tıpkı ağaçta kuş sesi. Suda aydınlık gibi... Ve bir defa için bul­dum

dum. Bulduğum günden beri de küçücük hayatım, fakir evimiz, etrafımızdaki insanlar, her şey değişti.

Bu parçada aşağıdakilerden hangisi yok­tur?

A) Kişi adılı

B) İşaret adılı

C) Belgisiz adıl

D) Dönüşlülük adılı

E) Soru adılı

1. Destansı (Epik) Anlatım - Fiil (Eylem)

SAYFA 122

Metin İnceleme

7.Destansı anlatımda hangi edebî türlerden yararlanılabileceğini açıklayınız.

CEVAP:

Şiir, destan roman, hikâye, tiyatro, destansı anlatımın kullanıldığı türlerdir.

8.Metinlerin ortak özellikleri nelerdir? Açıklayınız.

CEVAP:

Destansı anlatımla oluşturulmuş metinlerin ortak özellikleri:

Ø Olağanüstü olaylar ve kişiler anlatılır.

Ø Destan türünün yiğitçe havası vardır.

Ø Yapıp etmeler yani fiiller ön plandadır.

Ø Tarihi konular ve kahramanlıklar işlenir.

Ø Etkileyici bir özellik taşır.

Ø Sürekli hareket vardır.

Ø Kelimeler mecaz ve yan anlamlarda kullanılabilirler.

Ø Anlatımda abartıya yer verilebilir.

Ø Sanatlı bir dil kullanılır.

SAYFA 123

9. Bu şiirdeki altı çizili kelimelerin ortak özelliği nedir?

CEVAP:

İş, oluş, hareket bildiren kelimeler olması.

10. Bu kelimeleri metinden çıkardığımızda metnin anlamında bozulma olur mu?Niçin?

CEVAP:

Bozulma olur; çünkü fiiller anlamlı kelimelerdir.

11. Bu kelimelere ne ad verildiğini ve kelimelerin metindeki işlevini belirtiniz.

CEVAP:

Bu kelimelere “fiil (eylem)” denir.

12. “Kınalı Ali ve Oğuz Kağan Destanı” adlı metinlerde fiilleri bularak bunların kullanılma nedenlerini tartışınız. Sonuçları defterinize yazınız.

CEVAP:

1.Metindeki filler

2.Metindeki filler

Sohbet ediyor, soruyordu, takıldı, çağırdı, sordu, dedi, geçti, yanıtladı, yanıt verdi, kına yaktı, bilmiyorum, üstelemedi, gidebilirsin, oldu, kalmıyorlar, takılıyorlar; yapıyorlardı, kazandı, yardım istedi, istiyorum, yazamıyorum, yardım eder, geldi, söyle, yazalım dediler, söylüyor, yazıyor, denetliyorlardı, başlıyordu, öperim, merak etmeyin, devam ediyor, soruyor, bilesiniz, ilerleyemeyecektir, dalga geçtiler, bitiriyordu, durdu, ekleyeceğim, yazdırdı, gelecek, yakma, öperim, şiddetleniyordu, başlamışlardı şehit oluyorlardı, yeterli olmuyor, azalıyordu, yerinde duramıyordu, gelmişlerdi, dua ediyordu, gittiler, istediler, direnemedi, kaldı, gidiyorlardı, dönmedi, şehit olmuştu, geldi, aldı, başladı, sergilenmektedir, yanıt veriyordu, öperim, selam ederim, devam ediyordu, sattık, gönderiyoruz, veriyoruz, sürüyorum, yorulmuyorum, merak etmeyin, düşünmeyin, bırakıyordu, yazılmıştı, diyordu, dalga geçtiler, yakma, demişsin, yaktım, söyle, dalga geçmesinler, yakarlar.

Parladı, emdi, emmedi, istedi, başladı, büyüdü, yürüdü, oynadı, gü­der, biner, avlardı, oldu, yerdi, ezmişti, istedi, çıktı, gitti, ele geçirdi, bağladı, gitti, sabah oldu, geldi, gör­dü, almış, tuttu, bağladı, gitti, durdu, vurdu, öldürdü, kesti, aldı, gitti, gördü, yemektedir, dedi, yedi, ziyafet verdi, danıştı, geldi, yaptırdı, yediler, içtiler, buyruk verdi, oldum, olsun, yürüsün, yolladı, gönderdi, yazılmıştı, olsam, gerektir, dilerim, dost edinirim, baş eğmezse, baş eğerse, ga­zaba gelirim, çıkarır, astırır, yok ettiririm.

1.etkinlik

Yansıttıkları anlam bakımından fiilleri; "atmak" kılış fiili, "koşmak" durum fiili, "sararmak" oluş fiili gibi çeşitli şekillerde sınıflandırmak mümkündür. Aşağıdaki tabloya göre bildirdikleri an­lamı göz önüne alarak metinde geçen filleri sınıflandırınız.

CEVAP:

FİİL

KILIŞ

(Nesne alır.)

DURUM

(Nesne almaz.)

OLUŞ

(Zamanla olma anlamı taşır)

çıktık

+

kapladı

+

başladı

+

uyukluyordum

+

duruyor

+

bıraksa

+


SAYFA 124

Anlama ve Yorumlama

2.etkinlik

Aşağıdaki tabloda verilen konuları, destansı anlatıma uygun olup olmaması bakımından inceleyiniz. Uygun olanları ve olmayanları nedenleriyle konuların karşılarına yazınız.

CEVAP:

Vatan ve bayrak sevgisi

Uygundur. Çünkü kahramanlık konusudur ve yiğitçe bir söyleyişle dile getirilir.

İlahi aşk

Uygun değildir. Çünkü lirik anlatım konusudur ve okurun duygularına seslenir.

Sevgiliye duyulan özlem

Uygun değildir. Çünkü lirik anlatım konusudur ve okurun duygularına seslenir.

Ayrılık acısı

Uygun değildir. Çünkü lirik anlatım konusudur ve okurun duygularına seslenir.

Anne-baba sevgisi

Uygun değildir. Çünkü lirik anlatım konusudur ve okurun duygularına seslenir.

Hükmetme duygusu

Uygun değildir. Çünkü lirik anlatım konusudur ve okurun duygularına seslenir.

Bir insanın kahramanlığı

Uygundur. Çünkü kahramanlık konusudur ve yiğitçe bir söyleyişle dile getirilir.

Savaş veya göç

Uygundur. Çünkü kahramanlık konusudur ve yiğitçe bir söyleyişle dile getirilir.

Bağımsızlık mücadelesi

Uygundur. Çünkü kahramanlık konusudur ve yiğitçe bir söyleyişle dile getirilir.

SAYFA 125

3.ETKİNLİK

Tabloda verilen altı çizili fiillerin kipini ve şahsını yazınız.

CEVAP:

Metin

İş

Anlatış

Ait olabileceği zaman

Kişi

Dost dost diye nicesine sarıldım

Benim sadık yârim kara topraktır

önce

sonra

geçmiş

Ben

Gözlerinden akan ne

Ağlıyor musun anne?

aynı

aynı

şimdiki

sen

Bu dekor dakika dakika değişecek

Ben hep ağlayacağım

sonra

önce

gelecek

o

ben

Bir senede dört mevsim var

Hep birbirini kovalar

daim

daim

geniş

o

Beklenen kar sonunda yağmış

Küçük çocuk umutlanmış.

önce

sonra

geçmiş

o

4. etkinlik

Aşağıda verilen bilgilere göre örnek cümlelerdeki boşlukları doldurunuz.

A. Geçmiş Zaman: İş önce, anlatılış sonradır, di' li ve miş'li geçmiş zaman diye ikiye ayrılır.

Örnek: Dışarıda kavga olmuş.

Arkadaşım beni aradı.

-mis eki farklı anlamlar da katar:

Uyuyup kalmış. (farkında olmadan yapma)

A! Bak kar yağmış. (şaşırma)

B. Şimdiki Zaman: İş ve anlatılış aynı andadır, yor ekini alır.

Örnek: Babam gelmiş.

-makta, -mekte eki -yor eki ile aynı görevdedir.
Örnek:
Babam gelmekte.

C. Gelecek Zaman: Anlatım önce, iş sonradır. Eki -acak. -ecek'tir.

Örnek: Kitabı okuyacak.

Odunları kıracak.

D. Geniş Zaman: Her üç zamanı da kapsar. İş ve anlatılış daimdir. Eki -r. -ar. -er. -ir. -ir'dir.

Örnek: Sabahlan hep koşar.

Şahıs (Kişi) : Bir fiilin bildirdiği işi, hareketi ya da oluşu yapan varlığa fiilin kişisi denir. Fiillerin kişile­ri canlı ya da cansız varlıklardan oluşabilir.

Bu kişiler tekil ve çoğul olmak üzere altı biçimde kullanılır. Buna göre aşağıdaki tabloda bulunan boşlukları doldurunuz.

CEVAP:

I. tip şahıs eki

II. tip şahıs eki

1.tekil kişi

oku-du-m

oku-yor-um

1.çoğul kişi

oku-du-k

oku-yor-uz

2.tekil kişi

oku-du-n

oku-yor-sun

2.çoğul kişi

oku-du-nuz

oku-yor-sunuz

3.tekil kişi

oku-du

oku-yor

3.çoğul kişi

oku-du-lar

oku-yor-lar

SAYFA 126

5. etkinlik

Tablodaki cümlelerin fiillerini bulup bunların taşıdığı anlamı fiillerin karşısına yazınız.

CEVAP:

Metin

Anlam

Gelin haydi kardeşler .

Tutuşalım el ele

İstek

Açsam rüzgâra yelkenimi

Dolaşsam deniz deniz

Dilek

Bir yabancı dil bilmek isteyen, o dille fazla ilgilenmelidir.

Gereklilik

Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak;

Emir

6. etkinlik

Kiplerin kendi anlamının dışında kullanılmasına zaman (anlam) kayması denir. Tablodaki cümlelerde kullanılan fiiller ait oldukları kiplerin anlamını taşımamaktadır. Bu bilgiden hareketle fiillerin hangi kipe ait olduklarını aşağıdaki boş bırakılan yerlere yazınız.

CEVAP:

Cümle

Ait Olduğu Kip

Taşıdığı Anlam

Yarın başbakan şehre geliyor.

Şimdiki zaman

Gelecek zaman

1973'te Ankara'da doğuyor.

Şimdiki zaman

Geçmiş zaman

Her sabah spor yapıyor.

Şimdiki zaman

Geniş zaman

Atatürk 1919'da Samsun'a çıkar.

Geniş zaman

Geçmiş zaman

Şu cami Selçuklulardan kalmış olacak.

Gelecek zaman

Gereklilik kipi

Ne olur beni affet!

Emir kipi

İstek kipi

SAYFA 127:

7. etkinlik

Yukarıdaki metinden yola çıkarak tabloyu doldurunuz.

CEVAP:

Öznesi belli (etken)

Öznesi belli değil (edilgen)

Nesne almış (geçişli)

Nesne almamış (geçişsiz)

aldı

+

+

gönderdi

+

+

geldi

+

+

dediler

+

+

sevindi

+

+

çalındı

+

+

öttürüldü

+

+

dikildi

+

+

kesildi

+

+

karşıladı

+

+

indi

+

+

görüştü

+

+

eğlendiler

+

+

eriştiler

+

+

Verilen bu bilgiler ışığında metindeki (Antepli Şahin) fiilleri sınıflayınız.

CEVAP:

Fiiller

Öznesine göre

Nesnesine göre

Dövüşeceğim

İşteş

Geçişsiz

Çağıracağım

Etken

Geçişli

Yaşarız

Etken

Geçişsiz

Dövüşür

İşteş

Geçişsiz

Dalgalanır

Dönüşlü

Geçişsiz

Düşmesin

Etken

Geçişsiz

Kirlenmesin

Dönüşlü

Geçişsiz

Alacaksa

Etken

Geçişli

Alsın

Etken

Geçişli

Gitmez

Etken

Geçişsiz

Çıkmış

Etken

Geçişsiz

Yazacağız

Etken

Geçişli

Çıktı

Etken

Geçişsiz

Çektim

Etken

Geçişli

Vurdum

Etken

Geçişli

Söylenir

Edilen

Geçişsiz

8. etkinlik

Edilgen ve dönüşlü fiillerde "-I" ya da "-n" eki kullanılır. Ancak edilgen fiillerde işi yapan belli değildir: dönüşlü fiillerde ise işi yapan ve işten etkilenen aynı varlıktır. Buna göre aşağıdaki tabloda verilen cümlelerin yüklemlerini inceleyiniz ve özne-yüklem ilişkisine göre çatılarını yazınız.

CEVAP:

1

Elbiselerimiz pırıl pırıl yıkandı.

Edilgen

2

Dün gördüğümüz mobilyalar satılmış.

Edilgen

3

Dayanılmaz artık bu ayrılık acısına.

Edilgen

4

Okulumuzda yarın kitap fuarı açılacak.

Edilgen

5

İstediği elbiseyi alamayınca çok üzüldü.

Dönüşlü

9. etkinlik

Geçişli fiil ---> Geçişli fiil = Ettirgen fiil

Geçişli fiiller "-t, -r, -tır (-tır,-tir,-tur,-tür,-dır,-dir,-dur,-dür)" eklerinden birini alıp geçişlilik derecesini artırarak ettirgen çatılı olurlar. Siz de aşağıdaki geçişli fiillere bu ekleri getirerek cüm­lede kullanınız.

CEVAP:

Geçişli fiil

-t, -r, -tır

Cümle

Çöz-

Çöz-dür-

Sınavda çıkan soruları öğrencilere çözdürdü.

Al-

Al-dır-

Danışmadaki paketi aldırdı.

At-

At-tır-

Çöpleri kovaya attırdı.

Sor-

Sor-dur-

Maçın sonucunu arkadaşına sordurdu.

SAYFA 128

10. etkinlik

Geçişsiz fiil ---> Geçişli fiil= Oldurgan fiil

Geçişsiz fiiller u-t, -r. -tır (-tır,-tir,-tur,-tür,-dır,-dir,-dur,-dür" eklerinden birini alıp geçişli hâle gele­rek oldurgan çatılı olurlar. Siz de aşağıdaki geçişsiz fiillere bu ekleri getirerek cümlede kullanınız.

CEVAP:

Geçişsiz fiil

Oldurgan fiil

Cümle

Uyu-

Uyu-t-

Bebeğini ninnilerle uyuttu.

Kaç-

Kaç-ır-

Otobüsü son anda kaçırdı.

Yürü-

Yürü-t-

Kaşla göz arasında adamın parasını yürüttü.

Ağla-

Ağla-t-

Bir oyuncak için kardeşini ağlattı.

11. etkinlik

Bir fiilin işteş olması için en az iki varlık ile gerçekleştirilebilir bir iş olması gereklidir. Aynı zamanda işteş fiiller "-ş" ekini de alırlar.

Aşağıdaki cümlelerde, -ş ekini almadığı hâlde işteş anlam taşıyan fiilleri bulunuz.

CEVAP:

İki ordu akşama kadar savaştı.

Onunla yıllardır görüşmemiştim.

İki güreşçi biraz sonra güreşecek.

Benzer örnekler veriniz ve cümlede kullanılma nedenlerini açıklayınız.

CEVAP:

“Barış-” ve “yarış-” fiilleri de bu özelikleri taşır. Çünkü bu fiillerde işin birden fazla kişi tarafından “karşılıklı” yapılma anlamı vardır.

12. etkinlik

Aşağıdaki fiilleri çatılarına göre dönüşlü olacak şekilde cümle içerisinde kullanınız.

CEVAP:

Bakın- : Çocuk, şaşkın şaşkın etrafına bakınıyor.

Taran- : Küçük kız, aynanın karşısında saatlerce tarandı.

Sevin- : Annem bu habere çok sevinecek.

Üzül- : Takımımızın kupadan elenmesine çok üzüldüm.

Bunların cümlede kullanılma nedenlerini açıklayınız.

CEVAP:

İşi yapanın yaptığı işi kendi üzerinde (kendi kendine) yaptığı anlamını bildirmek için... Yani işi yapan ile işten etkilenenin aynı varlık olduğunu belirtmek için…

13. etkinlik

Aşağıdaki tabloda bulunan fiilleri çatılarına göre hem etken hem edilgen hem de dönüşlü olacak şekilde cümle içerisinde kullanınız.

CEVAP:

süsle-

Etken

Okulun bahçesini süsledik.

Edilgen

Okulumuz süslendi.

Dönüşlü

Kardeşim aynanın karşısında süslendi.

bak-

Etken

Çocuk, soruların cevaplarına baktı.

Edilgen

Soruların cevaplarına bakıldı.

Dönüşlü

Çocuk meraklı gözlerle etrafına bakındı.

SAYFA 129

14. etkinlik

Yapım eki almamış olan (kök hâlindeki) fiiller basit fiildir; yapım eki almış olan (gövde hâlindeki) fiiller ise türemiş fiildir. Buna göre aşağıdaki fiilleri hem basit hem türemiş olarak cümle içerisinde kullanınız.

CEVAP:

Yaz- Basit : Soruların cevaplarını defterine yazdı.

Türemiş : Soruların cevapları deftere yazıldı.

Oku- Basit : Bu gece 100 sayfa kitap okudum.

Türemiş : Az önce öğle ezanı okundu.

Uç- Basit : Kardeşim beni görünce havalara uçtu.

Türemiş : Kuşlar havada uçuşuyor.

Kır- Basit : Böyle konuşmakla beni kırıyorsun.

Türemiş : Beni aramadığın için sana kırıldım.

Ölçme ve Değerlendirme

A. Aşağıdaki boş bırakılan yerleri uygun sözcüklerle doldurunuz.

vİçerisinde bir kip anlamı taşıyan fiillere basit zamanlı fiiller denir.

v İçerisinde birden fazla kip anlamı taşıyan fiillere birleşik zamanlı fiiller denir.

vDilimizde bir kip kendi anlamı dışında kullanılıyorsa o fiilde anlam (zaman) kayması vardır.

B. Aşağıdaki kavram haritasını doldurunuz.

TÜRKÇEDE FİİL KİPLERİ

Görülen geçmiş zaman

Öğrenilen geçmiş zaman

Şimdiki zaman

Gelecek zaman

Geniş zaman

Gereklilik kipi

İstek kipi

Emir kipi

Dilek-şart kipi

C. Aşağıdaki destan ve millet isimlerini eşleştiriniz.

Oğuz Kağan : TÜRK

Şinto : HUN

Şehname : İRAN

Manas : KIRGIZ

İgor : RUS

Nibelungen : ALMAN

Roland'ın Şarkısı : FRANSIZ

Kalevala : FİN

Ramayana : HİNT

Odisseia : YUNAN


SAYFA 130

Ç) TÜRK DESTANLARI

Türeyiş Destanı

Göç Destanı

Oğuz Kağan Destanı

Ergenekon Destanı

Battal Gazi Destanı

D. Aşağıdaki çoktan seçmeli soruları cevaplayınız.


1. Aşağıdakilerin hangisinde coşkulu anlatım esas alınır?

A) Masal B) Destan C) Öykü D)Tiyatro E) Roman

2. Aşağıdakilerden hangisi destan konusu olamaz?

A) Büyük felaketler

B) Milletlerin göçü

C) Uzun savaşlar

D) Ölümsüz aşklar

E) Kahramanların yiğitliği

3. Aşağıdakilerden hangisi yapay bir destan­dır?

A)Manas B)Ergenekon C)Oğuz Kağan D)Çanakkale E)Türeyiş

4. I. Ellerini yüzümde gezdir, sil alnımdan yor­gunluğu

II. Gözlerimin altından yaşamak korkusunu al

III. Düşüncende yaşamak isterim senin, bir gün en yalnız saatinde

IV. Bu nağmeler dalga dalga yutuyor bizi bir sessizliğin aynasından

V Gün bitmeden başladı içimizde yarınsız insanların gecesi

Numaralandırılmış dizelerden dizelerden hangilerinde türemiş bir fiil vardır?

A) I. ve II. B) II. ve IV. C) I. ve V. D) II. ve V. E) III. ve V.

5. Aşağıdakilerden hangisi doğal bir destan değildir?

A) Şehname

B) Nibelungen

C) Göç

D) Şinto

E) Kaybolmuş Cennet

6. Aşağıdakilerin hangisi destansı bir anlatı­ma sahip değildir?

A) Dede Korkut Hikâyeleri

B) Millî marşlar

C) Varsağı

D) Kahramanlık şiirleri

E) Koşma

7. Nesne alabilen fiiller geçişli, alamayan fiiller ise geçişizdir.

Buna göre, aşağıdaki cümlelerin hangisi­nin yüklemi geçişsizdir?

A) Okulun bahçesine çam fidanları dikecekler.

B) Kardeşim okumayı yazmayı henüz söke­medi.

C) Ben de senin gibi sabahları erken kalkma­yı seviyorum.

D) Gökyüzünde kuşlar özgürlüğe uçuyor.

E) Sevgiyle çapan gönüller insanları mutlu eder.

SAYFA 131

8. Aşağıdaki cümlelerden hangisinin yüklemi yapı bakımından diğerlerinden farklıdır?

A) Eriyen parmaklarımda mumyalanıyor ay­dınlık.

B) Sesler çınlıyor alnımda hafıza gibi dağınık.

C) Duvarda senin çocukluk resmin asılıydı.

D) Gülüyor ta uzaklardan, sabahın boş ayna­sına.

E) Keskinleşiyor bakışı, bir çocuğun gölgelikte.

9. Geçişsiz iken "-t, -r, -tır" eklerinden birinin ge­tirilmesiyle geçişli yapılan fiillere oldurgan fiil denir.

Aşağıdaki dizelerin hangisinde buna örnek bir kullanım vardır?

A) Yedi tepe üstünde zaman bir gergef işler

B) Duygular buğu buğu akar içimize

C) Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar

D) Şiir bir gözyaşıdır isteyenin gözlerinde

E) Yağmur ol, dol gönlüme kelimeler, heceler

10. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yüklem, dönüşlü çatılı bir eylemdir?

A) Esir kuşlar gibi bir oraya bir buraya sıçrı­yorum bazen.

B) Gece geç saatlerde evine dönmesine rağ­men işinden bıkmıyordu.

C) Yıllar önce görüştüğü arkadaşlarıyla karşı­laşınca heyecandan dili tutuldu.

D) Her şeye rağmen okumayı uyumaya ter­cih ederim ben.

E) Gölgesinden korkan biri için bu iş çok ağır olmaz mı?

11. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde türemiş bir fiil vardır?

A) Günbatımı kızıllaşır ötelerin ufku.

B) Hep yağmuru görürdüm düşümde.

C) Vaktinde gelir mi bulutların mektubu?

D) Bugün üzgün gördüm kınalı kekliği.

E) Yumdu gökyüzü mavi gözlerini.

12. Aşağıdaki cümlelerin hangisinin yükleminde zaman anlamı yoktur?

A) Derin, siyah gözlerine uzun uzun baka­cağım bir gün.

B) Uzun kış gecelerinde komşularla laflıyoruz.

C) Burada herkes, her şey ilk günkü gibi taze duruyor.

D) Sen gel de dedikleri kendin uygula önce.

E) Konu dışındaki konuşmalar hep boş şey­lerle geçmiş.

13. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yüklem, işteş çatılı bir eylem değildir?

A)Deniz ile ırmak, tam bu noktada yeniden buluştu.

B) Mısır tarlasında, güneşin altında akşama kadar piştiler.

C) En son bundan birkaç yıl önce mektuplaştılar.

D)Diploma töreninde anne ile oğul birbiriyle kucaklaştı.

E) Leylekler sonbaharla birlikte güneye doğru uçuştular.

2. Emredici Anlatım - Fiil (Eylem), Fiilimsi (Eylemsi)

İnceleme

1. Metin

Şeyh Edebali'nin Damadı Osman Gazi'ye Vasiyeti

Ey oğul! Ananı, atanı say! Ey oğul! Üç kişiye acı:

Bereket büyüklerle beraberdir. Cahil arasındaki âlime,

İnancını kaybedersen, zenginken fakir düşene ve

yeşilken çöllere dönersin. hatırlı iken itibarını kaybedene.

Açık sözlü ol! Her sözü üstüne alma! Ey oğul! Unutma ki

Gördüğünü görme! Bildiğini bilme! yüksekte yer tutanlar

Sevildiğin yere sık gidip gelme! aşağıdakiler kadar emniyette değildir.

Haklıysan mücadeleden korkma!

2. Metin

Dilekler

Gürültü ve karmaşanın ortasından sakince geç; sessizlikte ne büyük bir huzur olduğunu hatırlayarak. Mümkün olduğunca ama teslim olmaksızın herkesle iyi geçin. Doğru bildiğini sesini yükseltmeden ama açık seçik dile getir ve diğerlerine de kulak ver; ne kadar pırıltısız görünse de onların da bir hikâyesi var­dır. Gürültücü ve saldırgan insanlardan uzak dur çünkü onlar özüne sıkıntı verirler. Eğer kendini başkala­rıyla kıyaslayıp durursan ya mutsuz ya kendini beğenmiş olursun çünkü her zaman senden daha iyi ya da daha kötü durumda birileri olacaktır. İlanların kadar gerçekleştirdiklerinden de zevk al. Kariyerine ilgi­ni kaybetme; ne kadar basit olursa olsun, zamanın değişen değerlerine karşı gerçek hazinendir. İşinde temkinli ol; dünya sahtekârlıklarla doludur. Fakat bu temkinliliğin, sahip olduğun meziyetleri kullanmana engel olmasın; çok insan yüksek idealleri için çırpınır. Ve hayat her yerde kahramanlıklarla doludur. Ken­din ol. Özellikle sevmediğin hâlde seviyormuş gibi davranma. Aşka kırılgan da olma çünkü bütün hayal kırıklıklarına rağmen aşk çimenler gibi yeniden doğar hiç beklemezken. Yılların geçişine saygıyla boyun eğ ve asaletle terk et gençliğin heveslerini. Ruhunu güçlendir beklemediğin anda gelen talihsizliklere kar­şı seni koruması için. Ama bu karanlık hayallerle kendini üzme. Pek çok korku, bitkinlik ve yalnızlıktan doğar. Kendine karşı nazik ol. Sen de bu evrenin çocuğusun en az ağaçlar ve yıldızlar kadar, sen fark et­sen de etmesen de evren olması gerektiği gibi hareketine devam ediyor zaten. (...) Çabaların ve emelle­rin ne olursa olsun, hayatın gürültülü karmaşasında barış ve huzuru kalbinden hiç eksik etme. Bütün ba­sitlikleri, yıpratıcılığı ve hayal kırıklıkları ile bile dünya çok güzel, neşeli ol. Mutlu olmak için çırpın.

Max EHRMANN (Maks Ehreman)

Metin İnceleme

1. Metinlerde sıkça kullanılan kelime ve kelime gruplarını tespit ediniz.

2. Yukarıdaki metinlerde emir, telkin ve öneri ifade eden kelime ve kelime gruplarının altını çiziniz.

CEVAP:

Metinlerde söz konusu kelimeler belirginleştirilmiş ve bunların altı çizilmiştir.

3. Bu tür metinlerin öğretici ve açıklayıcı yönleri de vardır. Aynı metinlerden öğretici ve açıklayıcı yönleri tespit edip sınıfça tartışınız. Sonuçları defterinize yazınız.

4. Emredici metinler hangi amaçlarla yazılır ve nerelerde kullanılır? Metinlerden hareketle açıklayınız.

CEVAP:

EMREDİCİ ANLATIMIN KULLANILDIĞI YERLER:

v Kesinlik ve vazgeçilmezlik bildiren emir ve yasaklamalar için kullanılır: “Sigara içilmez!” “Aslan kafesine elinizi uzatmayınız.” “Seyyar satıcılar giremez!” “Çimenlere basmayın!” “Lüzumsuz ise ışığı söndür!” “Trafik kurallarına uyunuz, trafik ışıklarına ve işaretçilere dikkat ediniz!”

v Doğruluğu kesin gibi görülen deneyimler, öğütler, söze kesinlik katmak için emredici anlatımla sunulur: “Bir başkasının da senin kadar iyi söyleyebileceğini söyleme; senin kadar iyi yazabileceğini yazma!” (Andre GİDE)

“Güzel düşün, iyi hisset, yanılma, aldanma!

Ne varsa doğrudadır; doğruluk şaşar sanma!” (Tevfik FİKRET)

v Diyaloga dayanan anlatılarda sözdeki içtenliği bildirmek için kullanılır:

“-Yarın bize gel.

-Sen de maklubeyi hazırla ama.

-Mutlaka geleceksiniz.

-Sakın şekerpareyi unutma!”

v Bir şeyin nasıl yapılacağını anlatmada, tarif etmede kullanılır. Yemek tarifleri, reçeteler... bu tarzdadır: ”Buradan sağa döneceksin, yüz metre yürüyeceksin, çınar ağacını gördüğünde dur, aradığın ev, çınarın solundadır.” “Önce 1 kg unu ortası çukur biçimde kaba dök. Yumurtayı kır, şekeri at, mayayı koy. Bunları hamura katmadan önce unun ortasındaki çukurda elinle karıştır. Ama eldiven giymeyi de unutma. Daha sonra bunları yavaş yavaş hamura kat, iyice yoğur.”

v Bir işin nasıl yapılacağını anlatan, talimat veren yazılarda kullanılır: “Zincirsiz yola çıkmayınız. Tekerleklerin havasını kontrol ediniz. Vitesi boşa alınız. Kontağı çevirdikten sonra, arabanın ısınması için birkaç saniye bekleyiniz. Silecekleri kontrol ediniz. Daha sonra yola çıkabilirsiniz.”

v Özellikle emir kipi 3. kişisiyle kurulan cümlelerde dilek, umut, yalvarma anlamlarında da kullanılır:

“Bastığın yerleri toprak diyerek geçme tanı

Düşün altında binlerce kefensiz yatanı

Sen şehid oğlusun, incitme yazıktır atanı.

Verme dünyaları alsan da bu cennet vatanı” (Mehmet Akif ERSOY)

5. Metinlerde en çok hangi fiil kipi kullanılmıştır? Bunların ifadeye kattığı anlam nedir? Açıklayınız.

CEVAP:

Metinlerde en çok emir kipi kullanılmıştır. Bu kipin ifadeye kattığı anlam; istenilen işin yapılmasının emredilmesi, telkin edilmesi veya önerilmesidir.

1.etkinlik

Şiirdeki koyu yazılmış sözcüklerin köklerini yazınız.

Bu kelimelerdeki ekleri isim, sıfat, zarf oluşlarına göre sınıflandırınız.

CEVAP:

KELİME

KÖKÜ

EK 1

EK 2

EK 3

Emdiğim

Em- (fiil)

-dik (sıfat-fiil eki)

-m (iyelik eki)

Dövüşürken

Döv- (fiil)

-üş (FF yapım eki)

-r (geniş zaman eki)

-ken (zarf-fiil eki)

Okumaya

Oku- (fiil)

-ma (isim-fiil eki)

-a (yönelme hal eki)

Kederlendiğim

Keder (isim)

-len (İF yapım eki)

-dik (sıfat-fiil eki)

-m (iyelik eki)

Açıp

Aç- (fiil)

-ıp (zarf-fiil eki)

Esen

Es- (fiil)

-en (sıfat-fiil eki)

Ağladığım

Ağla- (fiil)

-dık (sıfat-fiil eki)

-m (iyelik eki)

Güldüğüm

Gül- (fiil)

-dük (sıfat-fiil eki)

-m (iyelik eki)

Öpüp

Öp- (fiil)

-üp (zarf-fiil eki)

Koyduğum

Koy- (fiil)

-duk (sıfat-fiil eki)

-m (iyelik eki)

Bu kelimeler bir iş, oluş, hareket bildiriyor mu? Bunlar kip ve şahıs eki almışlar mıdır? Be­lirtiniz.

CEVAP:

Hayır; bu kelimeler bir iş, oluş, hareket bildirmemiş, kip ve şahıs eki de almamıştır.

Bu kelimeler cümlede yüklem olarak kullanılmışlar mıdır? Açıklayınız.

CEVAP:

Hayır; bu kelimeler cümlede yüklem olarak kullanılmamıştır. Çünkü yargı bildirmemektedir.

Bu kelimeler bulundukları cümlede nasıl bir görev almıştır? Sözlü olarak ifade ediniz.

CEVAP:

Bu kelimeler bulundukları cümlede isim, sıfat ya da zarf olarak görev almıştır.

İnceleme bölümünde 1. ve 2. metindeki fiilimsileri bulunuz. Bulduğunuz fiilimsileri gruplandırınız.

CEVAP:

İSİM-FİİL

SIFAT-FİİL

ZARF-FİİL

1.METİN

Gördüğünü

Bildiğini

Sevildiğin

Düşene

Kaybedene

Tutanlar

Gidip

2.METİN

Kullanmana

Geçişine

Olması

Olmak

Bildiğini

Gerçekleştirdiklerinden

Değişen

Sahip olduğun

Sevmediğin

Beklemediğin

Gelen

Gerektiği

Hatırlayarak

Olduğunca

Olmaksızın

Yükseltmeden

Kıyaslayıp

Beklemezken

2.etkinlik

Yukarıdaki tabloda fiilimsilere getirilen ekler verilmiştir. Siz de Halide Edip ADIVAR'dan alınan metindeki fiilimsileri ve bunların hangi ekleri aldığını tespit ediniz.

CEVAP:

FİİLİMSİLER

İSİM-FİİL EKLERİ

SIFAT-FİİL EKLERİ

ZARF-FİL EKLERİ

Ağlayarak

-arak

Sallayarak

-arak

İnince

-ince

Geldiği

-dik

Yakaladığı

-dık

Sıkılmış

-mış

Atlayan

-an

Davranışla

-ış

Çevirmek

-mek

Okşamak

-mak

Yatıştırmak

-mak

3.etkinlik

Verilen bilgilere göre aşağıdaki eşleştirmeleri bulunuz.

CEVAP:

v Polisleri görünce tabanları yağladı.

v Biz bu projeye gönül verdik.

v Bu iş, âdeta deveye hendek atlatmaktır.

v Zavallı adam canından oldu.

v Okulun açılmasına önayak oldu.

v Senin yaptığın iş, iğneyle kuyu kazmaktır.

v İşten çıkarılınca tası tarağı topladı.

v Yeni elbisesi gözlerimi kamaştırdı.

Boşlukları uygun fiillerle doldurunuz.

CEVAP:

v rica + etmek

İsim + yardımcı fiil

v memnun +olmak

İsim + yardımcı fiil

4.etkinlik

Öğrendiğiniz bilgiler ışığında aşağıdaki tabloya örnek fiiller yazınız.

CEVAP:

Basit fiil

Türemiş fiil

Birleşik fiil

İsim + yardımcı fiil

Fiil + fiil

Anlamca kaynaşmış fiil

Gör-

Al-

Ver-

Sev-

Oku-

Git-

Çık-

Çalış-

At-

Sars-

An-

Yürü-

Unut-

Yalvar-

Boya-

Görüş-

Aldır-

Veril-

Sevin-

Okut-

Götür-

Çıkar-

Çalıştır-

Cevapla-

Kana-

Morar-

Sulan-

Beklet-

Uğraştır-

Selamlaş-

Teşekkür et-

Arz et-

Rezil et-

Ziyaret et-

Şükret-

Hisset-

Reddet-

Memnun ol-

Mutlu ol-

Hasta ol-

Deli ol-

Kaybol-

Hallol-

Kaydol-

Yazabil-

Okuyabil-

Gidebil-

Seveme-

Yazama-

Geliver-

Yapıver-

Bekleyiver-

Bakakal-

Süregel-

Bekleyedur-

Düşeyaz-

Öleyaz-

Kırılayaz-

Telgraf çek-

Kıl kap-

Gözleri dol-

Küplere bin-

Etekleri zil çal-

Dalga geç-

Gözüne gir-

Ele avuca sığma-

İkramda bulun-

İçi dışına çık-

Canı yan-

Akıl ver-

Kulak misafiri ol-

Dil dök-

Tepesi at-


5.etkinlik

İki gruba ayrılınız. Yukarıdaki altı çizili sözcükleri dikkate alarak ek fiilin kullanılış nedenle­rini öğrenmeye çalışınız.

CEVAP:

Ekfiil iki nedenle kullanılır:

1. İsim soylu sözcüklere gelerek onları yargıya dönüştürmek, genellikle yüklem olarak kullandırmak

2. Basit zamanlı fiillere gelerek onları bileşik zamanlı fiile dönüştürmek

Altı çizili sözcükler isim mi yoksa fiil midir?

CEVAP:

Bestesidir: isim

Sesidir: isim

Devdi: isim

Alevdi: isim

Yerdeyse: isim

Akıllıymış: isim

Okuyordum: fiil

Çalışabilirmişim: fiil

Sözcüklerin hangi zamanda kullanıldığını belirtiniz.

CEVAP:

Bestesidir: geniş zaman

Sesidir: geniş zaman

Devdi: görülen geçmiş zaman

Alevdi: görülen geçmiş zaman

Yerdeyse: şart kipi

Akıllıymış: öğrenilen geçmiş zaman

Okuyordum: şimdiki zamanın hikâyesi

Çalışabilirmişim: geniş zamanın rivayeti

Sözcükler arasında birden fazla kip eki alan var mıdır? Varsa bu sözcüklerin isim mi yok­sa fiil mi olduklarını söyleyiniz.

CEVAP:

Okuyordum: fiil

Çalışabilirmişim: fiil

İnceleme bölümündeki metinlerden ek fiilin kullanımına örnekler bularak bunları gruplandırınız.

CEVAP:

İsim soylu sözcüklere gelenler

Fiillere gelenler

ŞEYH EDEBALİ’NİN DAMADI OSMAN GAZİ’YE VASİYETİ

Yeşilken

Zenginken

Hatırlı iken

Haklıysan

Değildir

Kaybedersen

DİLEKLER

Vardır

Hazinendir

Doludur

Çocuğusun

Durursan

Seviyormuş

Beklemezken

YURDUM

İçindir

İçin(dir)

Gibisin

Dövüşürken

H.EDİP ADIVAR’IN METNİ

Yok

Koşuyordu

Ağlıyordu

Çalışıyordu

İkna olmuyordu

Etkilenmiş mi idi

Yalvarıyordu

Varırsan

Anlama ve Yorumlama

7.etkinlik

Sınıfınızla ilgili:

v Bir kanun cümlesi,

v Bir yönetmelik cümlesi,

v Sınıfınızdaki araç-gereçleri kullanma kılavuzu.

v Sınıfınızdaki fiziksel trafiği ve diyalog trafiğini sağlayacak bir cümle.

v Sınıfınızla ilgili bir reklam cümlesi hazırlayın.

Cümleleri oluştururken fiilleri yerinde ve doğru kullanmaya dikkat ediniz.

CEVAP:

v Kanun cümlesi: “Sınıfımızın yeri 2.kattadır, değiştirilemez.”

v Yönetmelik cümlesi: “Sınıf nöbetçileri her sabah sınıfı havalandırır ve sınıfın temizliği hususunda sınıf başkanına yardımcı olurlar.”

v Araç-gereçleri kullanma kılavuzu: “Tebeşirler sayılı olarak verilmektedir. Tebeşirleri öğretmen masasının çekmecesinde saklayınız. Derslerde oradan alıp kullanınız. Ders dışında gerekmedikçe kullanmayınız.”

v Fiziksel trafiği ve diyalog trafiğini sağlayacak bir cümle: “Ziller dersin başladığını veya sona erdiğini gösterir. Zil çalmadan yerinizden kalkmayınız ve öğretmenden önce kapıya doğru hareket etmeyiniz.”

v Reklam cümlesi: “Okulun en çalışkan ve saygılı öğrencileri işte bu sınıfta. Tüm yarışmaların liste başı, yazılıların muzaffer erleri… Sınıfımızla tanışmak için acele ediniz.”

Ölçme ve Değerlendirme

A. Aşağıda boş bırakılan yerleri uygun sözcüklerle tamamlayınız.

v Emredici, sözlü ve yazılı anlatımda bir davranışı gerçekleştirmeye.. telkin ve tavsiye vardır.

v Emredici anlatım türlerinde telkin, tavsiye, emir ifade eden kelime ve kelime grup­ları çok kullanılır.

v Emredici metinlerin öğretici ve açıklayıcı yönleri bulunur.

v Emredici metinlerde okuyucuyu iş yapmaya ve hazır olda bulunmaya zorlayan bir anla­tım vardır.

v Emredici metni okuyan kendisine söyleneni yerine getirmek-uygulamak durumundadır.

v Kökü fiil olduğu hâlde yapım eki alarak cümlede isim, sıfat ve zarf görevinde kullanılan fillere fiilimsi (eylemsi) denir.

v Türkçede kipler; haber kipleri ve dilek kipleri diye ikiye ayrılır.

v Çatı bakımından fiiller öznesine ve nesnesine göre incelenir.

v Nesne alabilen fiile geçişli fiil; nesne alamayan fiile geçişsiz fiil denir.

v Öznesi olan fiile etken fiil, öznesi olmayan fiile edilgen fiil denir.

v Çoğul öznesi olan fiile işteş fiil denir.

v Nesne almayıp yaptığı işten yine kendisi etkilenen fiile dönüşlü fiil denir.

B. Aşağıdaki tabloyu doldurunuz.

Bildiğiniz Emredici Metin Örneklerini Yazınız

ANAYASA

TÜZÜK

YÖNETMELİK

NASİHAT

KULLANMA KILAVUZU

YEMEK TARİFİ

C.Aşağıdaki çoktan seçmeli soruları cevaplayınız.

1. Aşağıdakilerden hangisi "emredici bir anla­tım" özelliği taşır?

A) Terapi B) Nasihat C) Varsayım

D) Tahmin E) Eleştiri

2. Aşağıdaki fiil kiplerinden hangisinin "yaptı­rım gücü" en fazladır?

A) Geniş zaman B) Şimdiki zaman

C) Şart kipi D) Emir kipi

E) İstek kipi

3. Emredici metinlerde aşağıdakilerden han­gisi çok kullanılır?

A) Deklarasyon B) Bildiri

C) Açıklama D) Telkin

E) Yönerge

4. Aşağıdakilerden hangisi emredici metnin bir yönü değildir?

A) Öğreticilik

B) Tamamlayıcılık

C) Eleştirme

D) Anlatma

E) Eksikleri giderme

5. Aşağıdakilerden hangisi emredici metin

türüne girmez?

A) Kanunlar

B) Yönetmelikler

C) Kullanma kılavuzları

D) Trafik kuralları

E) Sanat yazıları

6. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde kurallı birleşik eylem, sıfat-fiil görevinde kullanılmıştır?

A) Bir gün sana kuşların neden göç ettiğini anlatırım.

B) Akşamları çocuklarına biraz vakit ayırsan.

C) Hani nerde bel bağladığım dostlar?

D) Karlı tepeleriyle aşılamaz bir set gibi duru­yor şimdi karşımda dağlar.

E) Dünyanın kendine yetişir dertleri, sen ken­di başının çaresine bak.

7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde birleşik bir fiil vardır?

A)Bütün satranç oyunlarının galibi sendin.

B) Keşifler çağındayız şimdi, atlar denize sü­rülmüyor.

C) Nedir canlının hakikati, eşyanın hakikati?

D)Bu keşifler çağında fethedilsin her gezegen.

E) Yandıkça parıldayan bir elmas gibisin.

8. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde kurallı birleşik fiil yoktur?

A) Her sabah ona yardım ederim.

B) Benim için de bir manzara yapıver.

C) Sen burada bekleyedur, biz gelinceye kadar.

D) Gelemem, yol çok bozuk.

E) Adam birden düşüvermez mi!

9. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde birleşik fiil kullanılmıştır?

A) Bugün hava neden bu kadar boğucu?

B) Kendisini nasıl bu kadar üstün görebilir?

C) Niçin öğrencilerini arayıp sormuyor?

D) Nasıl bir kitap alacağını biliyor mu?

E) Sen dün hangi öğrenciyi arıyordun?

10. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde eylemin yapısı farklıdır?

A) Bu zavallı dilenci karda kışta hep bu köşe­de durur.

B) Bu hiçbir zaman buradan kaldırılamaz.

C) İstediğim bu olduğu için buraya geldim.

D) Bu benim biricik şiirimdir, bilmelisiniz.

E) Hep bildiğiniz yollardan mı gelirsiniz?

11. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde birleşik fiil vardır?

A)Küser, ağlar, sonra dost olurdum her şeye.

B) Kimi şiirlerimi ay ışığında yazdım.

C) Biri geldi, biri gitti masalsı duyguların.

D)Hiçbir acı bu kadar hırpalamaz insanı.

E) Sıcak bir günün defterini duruyor kar.

1. Öğretici Anlatım - Zarf (Belirteç)

SAYFA 140

Hazırlık

Aşağıdaki dizelerde bulunan boşluklara kutucuklardaki kelimelerden uygun olanlarını yerleştiri­niz.

CEVAP:

Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden.

Geceleyin bir ses böler uykumu

Her gün bir ayaz eser puslu tepelerden

Nasıl yürüsem bu yolları bilemiyorum

Geri geliyor düşmana attığım her kurşun

Daha çok seviyorum denizi, en çok da seni

Beri gel serseri yol.

Bu kelimelerin dizelerde nasıl bir anlamda ve işlevde kullanıldığını tartışınız. Sonuçları defterinize yazınız.

CEVAP:

Bu kelimeler; fiilleri ve fiilimsileri “zaman, miktar, durum, soru ve yer-yön bakımından” anlamca belirtme, yani sınırlandırma işlevinde kullanılmıştır.

Metin İnceleme

1. Her yazının öğretmek, açıklamak, düşündürmek, eğlendirmek, duygulandırmak, heyecanlan­dırmak gibi bir yazılış amacı vardır. Buna göre yukarıdaki metinlerin yazılış amacı nedir? Bunu nereden anlıyorsunuz?

CEVAP:

Bu metinlerin amacı öğretmek, aydınlatmak, bilgi vermektir.

2. Bu tür yazıları hangi amaçla okuyorsunuz?

CEVAP:

Bu tür metinleri bilgiye ulaşmak, öğrenmek, aydınlanmak amacıyla okuyoruz.

3. Metinlerde cümleler arasında bir bütünlük var mı, yoksa metinler birbirinden kopuk cümlelerden mi oluşuyor? Bütünlük varsa hangi unsurlarla sağlanmıştır?

CEVAP:

Metinlerde cümleler arasında kesinlikle bir bütünlük vardır. Bu bütünlük, bilginin hem anlam hem de yapı bakımından birbiriyle uyumlu olarak kullanılmasıyla sağlanmıştır. Bu tür metinlerde bütünlük, aşağıdaki unsurlarla da sağlanmaktadır:

· İfadenin hiçbir engele uğramadan akıp gitmesi

· Gereksiz söz tekrarlarının yapılmaması

· Ses akışını bozan, söylenmesi güç seslere ve kelimelere yer verilmemesi

· Dil ve ifadenin sade, gösterişsiz ve pürüzsüz olması

· Düşünce ve duyguların kısa ve kesin ifadelerle dile getirilmesi

4. Bu metinlerde dil hangi işlevde kullanılmıştır?

CEVAP:

Bu metinlerde dil, göndergesel işlevde kullanılmıştır. Kimya ile ilgili metinde ise göndergesel işlevle birlikte alıcıyı harekete geçirme işlevi de kullanılmıştır.

5. Zarflar; cümledeki yargıyı durum, yer-yön, miktar, soru yönlerinden tamamlayan kelimelerdir. Metindeki altı çizili kelimeler yargıyı hangi yönden tamamlıyor? Niçin?

CEVAP:

Çok: MİKTAR yönüyle tamamlıyor.

Bir gün: ZAMAN yönüyle tamamlıyor.

Şöyle: DURUM yönüyle tamamlıyor.

Hemen: ZAMAN yönüyle tamamlıyor.

On dakika sonra: ZAMAN yönüyle tamamlıyor.

Hemen: ZAMAN yönüyle tamamlıyor.

Bir daha: DURUM yönüyle tamamlıyor.

Böyle: DURUM yönüyle tamamlıyor.

Dedikten sonra: ZAMAN yönüyle tamamlıyor.

Hemen: ZAMAN yönüyle tamamlıyor.

Yönelip: DURUM yönüyle tamamlıyor.

Gerçekten: DURUM yönüyle tamamlıyor.

On dakika sonra: ZAMAN yönüyle tamamlıyor.

Söz verdiği gibi: DURUM yönüyle tamamlıyor.

Önden: DURUM yönüyle tamamlıyor.

6. Bu tür kelimelere ne ad verildiğini ve bunların metindeki işlevlerini belirtiniz.

CEVAP:

Çok: MİKTAR ZARFI

Bir gün: ZAMAN ZARFI

Şöyle: DURUM ZARFI

Hemen: ZAMAN ZARFI

On dakika sonra: ZAMAN ZARFI

Hemen: ZAMAN ZARFI

Bir daha: DURUM ZARFI

Böyle: DURUM ZARFI

Dedikten sonra: ZAMAN ZARFI

Hemen: ZAMAN ZARFI

Yönelip: DURUM ZARFI

Gerçekten: DURUM ZARFI

On dakika sonra: ZAMAN ZARFI

Söz verdiği gibi: DURUM ZARFI

Önden: DURUM ZARFI

7. “Ne zaman” sorusunun karşılığı olan kelimeleri bulunuz. Bunların metindeki işlevini söyleyiniz.

CEVAP:

“Ne zaman” sorusunun karşılığı olan kelimeler: “Bir gün, hemen, on dakika sonra, dedikten sonra.”

Bu kelimelerin işlevi “zaman zarfı” olmasıdır.

8. “Nasıl” sorusunun karşılığı olan kelimeleri bulunuz. Bunların metindeki işlevini açıklayınız.

CEVAP:

“Nasıl” sorusunun karşılığı olan kelimeler: “şöyle, bir daha, böyle, yönelip, gerçekten, söz verdiği gibi, önden.”

Bu kelimelerin işlevi “durum zarfı” olmasıdır.

9. “Ne kadar” sorusunun karşılığı olan kelimeleri bulunuz. Bunların metindeki işlevini belirtiniz.

CEVAP: “Ne kadar” sorusunun karşılığı olan kelime: “çok”

Bu kelimenin işlevi “durum zarfı” olmasıdır.

10. Okuduğunuz metinlerin ortak özelliklerini belirtiniz.

CEVAP: Öğretici metinlerin ortak özellikleri şunlardır:

· Açıklama, aydınlatma, bilgi verme amaçlarıyla yazılır.

· Dil daha çok göndergesel işlevde kullanılır.

· Öğretici metnin anlaşılması ve yorumlanması için okuyucunun verilen bilgiyi kavrayabilecek birikime sahip olması gerekir.

· Söz sanatlarına, kelimelerin mecaz anlamlarına yer verilmez.

· Verilen bilgiler örneklerle ve tanımlarla pekiştirilir.

· Daha çok nesnel cümleler kullanılır.

· İfade hiçbir engele uğramadan akıp gider.

· Gereksiz söz tekrarı yapılmaz.

· Ses akışını bozan, söylenmesi güç sesler ve kelimeler yoktur.

· Dil ve ifade sade, gösterişsiz ve pürüzsüzdür.

· Düşünce ve duygular kısa ve kesin ifadelerle dile getirilir.

· Bu anlatım türü daha çok ansiklopedilerde ve ders kitaplarında kullanılır.

· Tarihi metinler, Felsefi metinler, Bilimsel metinler gibi bölümleri vardır.

Anlama ve Yorumlama

2.etkinlik

Öğretici anlatım metotlarıyla kaleme alınmış olan yazılar, işlenen konuların özelliklerine göre başlıca dört çeşide ayrılır. Öğretici anlatımın çeşitlerini yukarıdaki kutucuklardan seçerek aşağıda boş bırakılan yerlere yazınız.

1. Bir şeyin nasıl yapıldığı: Bu çeşit yazılara, en basit bir eşyanın, örneğin bir küreğin nasıl yapıldığın­dan, birçok aletten ibaret bir makinenin nasıl yapıldığına kadar, bütün eşyanın yapılışı konu edi­lebilir. Bunların nasıl kullanıldığından, yaptıkları işlerden de söz edilir. İnsanların yaptıkları işler, ör­neğin yüzme, futbol, balık avı, çamaşır yıkama vb. işler de bu konulara girer.

2. Bir şeyin meydana gelişi ve kuruluşu: Bu türe giren konular çok çeşitlidir: insanların, bitkilerin vb. şeylerin mey­dana gelişi, bir şehrin kuruluşu, her sahadaki topluluklar ve kuruluşlar bu gruba girer.

3. Bir düşünce veya kavramın anlatılması: Öğretici anlatımın bu türünde ahlak, demokrasi, hürriyet, namus, üstün­lük, idealizm, hak, eşitlik vb. konular işlenir. Yani bu gruba girenler sosyoloji veya felsefe ile ilgili konulardır.

4. Karakterlerin canlandırılması : Bu tür öğretici yazılarda ferdin veya bir topluluğun karakteri kısaca anlatı­lır; hâl ve hareketleriyle değil psikolojik durumları canlandırılarak açıklama yapılır ve geniş ölçüde çözümleme unsurunu içine alır.

3.etkinlik

Aşağıdaki metinde boş bırakılan yerlere uygun zarflar yerleştiriniz.

Ümitli Kurbağa

Bir kurbağa sürüsü ormanda yürürken içlerinden ikisi bir çukura düştü. Diğer bütün kurbağalar çu­kurun etrafında toplandı. Çukur bir hayli derindi ve arkadaşlarının zıplayıp dışarı çık­ması mümkün gözükmüyordu.

Yukarıdaki kurbağalar, boşuna çabalamamalarını söylediler arkadaşlarına:

"Çukur çok derin dışarı çıkmanız imkânsız." Ancak çukura düşen kurbağalar onların söy­lediklerine aldırmayıp çukurdan çıkmak için mücadeleye devam ettiler.

Yukarıdakiler ise hâlâ boşuna çırpınıp durmamalarını, ölümün onlar için kurtuluş olduğunu söylüyorlardı.

Sonunda kurbağalardan biri söylenenlerden etkilendi ve mücadeleyi bıraktı. Diğeri ise çabalamaya devam etti.
Yukarıdakiler de çırpınıp durarak daha çok acı çekti­ğini söylemeyi sürdürdüler. Ne var ki çukurdaki kurbağa son bir hamle daha yaptı, bu kez daha yükseğe sıç­ramayı başardı ve çukurdan çıktı. Çünkü bu kurbağa sa­ğırdı. O yüzden, arkadaşlarının ümit kırıcı sözlerine kulak asmamıştı. Paul ESTRİDGE (Pol Estric)

6.etkinlik

Aşağıdaki boş bırakılan yerleri, örnek cümlelerden hareketle yukarıdaki zarf çeşitleriyle doldurunuz.

1. "Hafta sonlarını çok güzel değerlendiriyor." cümlesinde olduğu gibi fiillere "nasıl" ve benzeri so­rular sorulduğunda cevap olan kelimeler .......... Niteleme (Durum)zarflarıdır. Bu zarflar eylemin nasıl ve ne şekilde yapıl­dığını ifade eder.

2. "Deneme sınavına yarın gireceğiz." cümlesinde olduğu gibi fiillere "ne zaman" sorusunu sordu­ğumuzda aldığımız cevaplar.................................... Zaman zarflarını oluşturur. Bunlar, fiillerin anlamlarını zaman bakımından belirten zarflardır.

3. "Kardeşin az önce koşarak aşağı indi." cümlesinde olduğu gibi fiillere sorulan "nereye" sorusu­nun cevabı olan kelimeler Yer-Yön zarfıdır. Bunlar, eylemlerin yapılış yönünü belirleyen zarflardır.

4. "Sınıfımıza yeni gelen öğrenci çok konuşuyor." cümlesinde olduğu gibi fiilleri, nicelik yani miktar yönüyle sınırlayan veya kuvvetlendiren kelimeler Miktar zarfıdır.

5. "Derslerinize nasıl çalışıyorsunuz?" cümlesinde olduğu gibi fiilleri soru yoluyla belirleyen ve diğer zarf çeşitlerini bulmaya yarayan soru kelimeleri Soru zarfıdır.

7.etkinlik

Aşağıdaki metinde altı çizili kısımlar ile renkli yazılmış olan kısımlar arasındaki en önemli fark nedir?

CEVAP: Renkli yazılmış olan sözcükler isimleri nitelemekte ve belirtmektedir; altı çizili sözcükler ise fiilleri belirtir.

Bu kelimelerin metindeki görev ve anlamlarını belirtiniz.

CEVAP: Renkli yazılmış olan kelimelerin metindeki görevleri sıfat; altı çizili sözcüklerin görevleri ise zarftır.

Ölçme ve Değerlendirme

A. Aşağıdaki öğretici anlatımla İlgili yargılan doğru-yanlış (D/Y) şeklinde değerlendiriniz.

(D) En çok kullanılan anlatım türlerinden biri olan öğretici anlatımın amacı, sözlü veya yazılı olsun anlaşılması güç şeyler hakkında bilgi vermektir.

(D) Öğretici metinlerin amaçlarından biri de okuyanları veya dinleyenleri o konuda aydınlatmaktır.

(Y) Öğretici metinler okuyanlara veya dinleyenlere estetik zevk ve heyecan kazandırır.

(Y) Öğretici metinlerde yazarlar kendi düşüncesini karşı tarafa empoze etmeye çalışırlar.

(D) Bu metinler açıklama, aydınlatma, bilgi verme amaçlarıyla yazılır.

(Y) Öğretici metinlerde sık sık söz sanatlarına başvurulur.

(D) Dilin bünyesine mal olmamış yan anlam ifade eden kelime ve kelime gruplarına yer verilmez.

(Y) Öğretici metinlerin anlaşılması ve yorumlanması için okuyucunun belli bir birikime sahip olma­sı gerekmez.

(D) Bu metinler açıklama, aydınlatma, bilgi verme amaçlarıyla yazıldığı için çeşitli düşünceler ara­sındaki bağlılığa, paragrafların birbirine bağlanmasına, geçiş cümle veya paragraflarına çok dikkat edilir.

(Y) Bu metinlerde mümkün olduğu kadar çok ayrıntı ve yan bilgiye yer vermek gerekir. Örneğin; şeker üretiminden söz edilirken ülkemizdeki ve dünyadaki tüm şeker fabrikalarından veya bun­ların tarihçesinden bahsedersek okuyucu bizim ne kadar kültürlü olduğumuzu anlar.

(Y) Yazarlar bu tür metinlere özellikle edebî bir değer katmak için çalışırlar.

(D) Bu metinlerde mümkün olduğunca öznellikten, yorum yapmaktan kaçınılmalıdır.

(D) Okuyucular bu tür metinleri bilgi edinmek, öğrenmek, aydınlanmak amacıyla okurlar.

(Y) Bu metinler okuyucuya edebî bir zevk ve heyecan verir.

B. Aşağıda boş bırakılan yerleri uygun sözcüklerle doldurunuz.

Fiilleri, fiilimsileri, sıfatları ve görevce kendine benzeyen kelimeleri çeşitli yönlerden niteleyen ve fiil­lerin anlamlarını kuvvetlendiren kelimelere zarf denir.

Görevleri bakımından zarflar beşe ayrılır: zaman, durum, miktar, soru ve yer-yön zarfları.

C. Aşağıdaki çoktan seçmeli sorulan cevaplayınız.


1. Öğretici anlatımla oluşturulmuş metinleri an­lamak; "öğrenmek" ve "kavramak" aynı anla­ma gelmektedir. Öğrenmekte başarı, anla­manın tam olmasına bağlıdır. Anlama ve öğ­renmenin gerçekleşebilmesi için "duyma, görme, deneme, okuma" eylemleriyle dışarı­dan gelen etkilerin, izlerin zihnimizde değişik bütünler oluşturması ve özümüzle birleştiril­mesi gerekir. İçimizde duyduğumuz, zihni­mizde birleştirdiğimiz, iyice kavradığımız, başka deyişle anlayıp öğrendiğimiz bilgiler, düşünceler, duygular, olaylar "anladıklarımız"dır. Özüne inerek en iyi, en doğru, en açık, en kısa anlatabildiklerimiz "tam" anlayabildiklerimiz olacaktır.

Bu parçada öğretici anlatımla ilgili olarak verilmek istenen en kapsamlı yargı aşağıdakilerden hangisidir?

A) İnsan ancak anladığını öğrenebilir ve öğ­rendiğini anlatabilir.

B) Öğrenmenin yaşı ve zamanı yoktur.

C) Tam anlaşılmamış olan konular "duyma, görme, deneme, okuma" gibi yöntemler­le tekrar ele alınmalıdır.

D) Öğrenmekte başarılı olmak için, okunan ya da dinlenen öğretici metinlerin dilinin yabancı kelimelerden arındırılması gerekir.

E) Dışarıdan gelen etkiler ve izler zihnimizle birleşirse öğrenme gerçekleşmiş demektir.

2. I. Futbolun kuralları ve nasıl oynandığı hak­kında bilgi verilmesi

II. Bir spor kulübünün nasıl kurulduğunun anlatılması

III.Tarhana çorbasının nasıl pişirildiğinin tarif edilmesi

IV Geyik avlama ile ilgili teknik bilgilerin veril­mesi

V İnsanların başından geçen olayların hikâye edilerek anlatılması

Yukarıda verilenlerden hangisi öğretici an­latımın özellikleri kullanılarak oluşturulamaz?

A)I. B)II. C)III. D)IV. E)V.

3. Öğretici anlatımla oluşturulan metnin kolayca ve doğru anlaşılır olması gerekir. Amaç anla­şılabilecek, başka anlamlara çekilemeyecek biçimde ortaya konulmalıdır. Anlatan neyi an­latmak ve öğretmek istiyorsa dinleyen ya da okuyan onu aynen öyle anlayabiliyorsa öğren­mek ve öğretmek için gerekli olan açıklık ger­çekleşmiş olur. Açıklıkta "anlaşma" vardır; an­laşma yoksa anlatım açık değil "kapalı" yapıl­mış ve öğretici anlatımın "açıklık" kuralına ters düşülmüş olur.

Bu parçadan öğretici anlatımla ilgili aşağı­daki yargılardan hangisi çıkarılamaz?

A) Öğretici anlatımda, anlatılanların anlaşılır olması gerekir.

B) Öğretici anlatımda, anlatan ile dinleyen ya da okuyan arasında anlaşma önemlidir.

C) Öğretici anlatımda önemli olan, dinleyici ya da okuyucunun o konu hakkındaki ön hazırlığıdır.

D) Anlatılanlar başka anlamlara çekilmeye­cek bir biçimde okuyucu ya da dinleyiciye sunulmalıdır.

E) Kapalı olan metinler, öğretici anlatımda "açıklık" ilkesine uyulmadan hazırlanmış
demektir.

4. Öğretici anlatım ile ilgili aşağıdaki bilgiler­den hangisi yanlıştır?

A)Öğretici metinler farklı yorumlara açık ol­mamalıdır.

B)Öğretici metinlerde söz sanatlarına, dilin bünyesine mal olmamış yan anlam taşı­yan kelime ve söz gruplarına yer verilmez.

C)Bu metinler açıklama, aydınlatma, bilgi verme amaçlarıyla yazılır.

D)Öğretici metinlerin açık, duru ve anlaşılır olması gerekir.

E) Bu metinlerde mümkün olduğu kadar çok ayrıntı ve yan bilgiye yer vermek gerekir.

5. Aşağıdakilerden hangisi öğretici yazıların düzenleniş amaçlarından biri değildir?

A) Bir şeyin nasıl yapıldığını anlatmak

B) Bir şeyin meydana gelişini ve kuruluşunu anlatmak

C) Bir düşünce veya kavramı anlatmak

D) Bir karakteri canlandırmak

E) Bir konuyu delillerle kanıtlamak