12 Eylül 2011 Pazartesi

dillerin sınıflandırılması

“Türkçem! Benim ses bayrağım!”
Fazıl Hüsnü Dağlarca



Bu konuda aşağıdaki konu başlıklarını göreceksiniz.
1.Dil ailelerinin oluşumunu ve köken bakımından dünya dilleri.
2.Yapı bakımından dünya dilleri.
3.Türkçenin köken ve yapı bakımından dünya dilleri arasındaki yeri.
I. DİL
Dil, insanlar arasında iletişimi sağlayan, temeli bilinmeyen zamanlarda atılmış bir işaretler sistemi, kendine ait kanunları olan ve bu kanunlar çerçevesinde gelişen, seslerden oluşmuş çok yönlü sosyal bir kurumdur.
Genel anlamda dil: duygu, düşünce, hayal ve dilekleri anlatmaya yarayan bir işaret sistemidir.

Semiyoloji: Beş duyu ile kavranan yani anlaşmayı sağlayan bütün işaretleri inceleyen bilim dalına denir. Diğer adı ise işaret bilim’dir.

A- DİLİN ÖZELLİKLERİ
Dilin özellikleri şunlardır:
• Dil kendine özgü yasalarıyla var olan ve gelişen canlı bir varlıktır. Bu yasalar gramerin konularını oluşturan ilkelerden oluşur.
• Dil canlı bir varlıktır. Hiçbir dil ilk halini korumaz, kendi yasalarına aykırı zorlamaları benimsemez, ancak kendi bünyesine uygun düşen normal değiştirmeleri kabul eder. Yapısı, kişilerin ve toplumların istedikleri şekilde değiştirilemez. Dil “taş” varlığını “t,a,ş” sesleriyle göstermişse siz bunu değiştiremezsiniz.
• Dil, insanların kendi aralarında ve toplumla anlaşmasını sağlayan doğal bir iletişim aracıdır.
• Dil, işaretler sistemidir.
• Dil, bireylerin üstünde sosyal bir kurumdur.
• Dil milli kimliğin temelidir. Bir milletin dili yok olunca o millet de tarih sahnesinden çekilir.
• Dil insanlık tarihinin karanlık dönemlerinde, bir ya da birden fazla topluluğun arasında meydana gelmiştir.
• Diller bir ihtiyaçtan doğmuştur. Bu ihtiyaç ise iletişimdir.
• Dil insanlarda var olan konuşma yetisinin sonucunda doğmuştur.



B- DİLLERİN DOĞUŞU
Birçok insan dillerin nasıl meydana geldikleri konusunda düşünmüş ve bir takım kuramlar ileri sürmüşlerdir.
1. Dil Allah’ın insanlara verdiği özel bir yetenektir.
2. Seslerin gelişmesi sonucunda ortaya çıkmıştır.
3. Rastgele ortaya çıkan ve insan ruhunu yansıtan bir sistemdir.
4. Hayatın zorluklarından ortaya çıkmıştır.
5. Maddi kültürün bir yansımasıdır.

İnsanları dillerin doğuşu üzerine ileri sürdükleri kuramları başlıca iki grupta toplayabiliriz.

Tek kökenci görüş: Dünyadaki dillerin tek kaynaktan çıktığını savunur.
Çok kökenci görüş: Dünyadaki dillerin ayrı ayrı kaynaklardan oluştuğunu savunur.

Dilin doğuşuyla ilgili kuramlar şunlardır:
1. Yansıma Kuramı: Günümüz Türkçesindeki miyavlamak, melemek, horlamak, gümbürtü, gümbürdemek, inlemek, takırtı, şırıldamak, kıtır kıtır gibi doğadaki sesleri yansıtan, taklit eden sözcükler diğer dillerde de vardır. Örneğin; Türkçedeki miyavlamak Almancada “miauen” Fransızcada “miauler” şeklindedir.
Bu kurama göre, bütün dil öğeleri(ses, sözcük vb.) yansımalardan oluşmuştur.

2. Ünlem Kuramı: İnsanların duygularının etkisiyle çıkardıkları ünlemlerin, zamanla sözcüklere dönüştüğünü ileri süren görüştür.

3. İş Kuramı: İnsanların iş yaparken, bir arada çalışırken vücut hareketlerinin doğurduğu refleks seslerinden dilin doğduğunu savunan kuramdır.

4. Güneş-Dil Kuramı: XX. yüzyılın ilk yarısında Fransız bilim adamı Hilaire de Barenton tarafından ortaya atılmıştır. Bu görüşe göre, bütün dillerin kaynağı Sümercedir.
Güneş- Dil Kuramı Atatürk’ün dil çalışmalarında da yer almıştır. Bu sebepten Türkçenin Sümerce ile ilgisini ortaya koymak için birçok çalışma yapılmıştır.

II. YERYÜZÜNDEKİ DİLLER

Yeryüzündeki diller yapıları bakımından ve kökenleri bakımından olmak üzere iki bakımdan gruplandırılır.

1. YAPI BAKIMINDAN DİLLER

Bu sınıflandırma Alman dilbilimci August Scnleicher’in çalışmalarına dayandırılmaktadır. Yapı bakımından diller 3 grupta incelenir.

1. Tek Heceli Diller: Bu dillerin en önemli özelliği sözcüklerin ek almayışı ve yapı bakımından değişikliğe uğramayışıdır. Sözcükler, cümle içinde başka sözcüklerle birlikte anlam ve görev kazanmaktadır.
Tek heceli dillere Çince, Vietnam dili, Himalaya ve Afrika dilleri, Bask dili, Cava dili örnek gösterilebilir.

2. Eklemeli Diller: Eklemeli diller, sözcük köklerinin değişmeyerek eklenen eklerle yeni anlam ve görev kazandığı dillerdir. Bu diller için en tipik örnek Türkçedir. Örneğin, göz: göz-cü, göz-cü-lük, gözlük, göz-lük-lü, göz-lük-çü, göz-lük-çü-lük, göz-le-mek, göz-le-m, göz-le-mci, göz-le-m-le-mek, göz-le-n-mek, göz-de,
Eklemeli yapıda olan diller arasında; Altay dilleri (Altay dilleri: Moğalca, Mançu-Tuzgur dilleri) ve Ural dilleri (Ural dilleri: Fince, Macarca, Samoyetçe), küçük farklılıklarla Japonca, bazı Asya ve Afrika dilleri de yer almaktadır.

3. Çekimli Diller: Çekimli dillerde çekim sırasında sözcük kökleri değişikliğe uğrar.
Çekimli diller şunlardır: Arapça ve Hint Avrupa dilleri.

2. KÖKENLERİ BAKIMINDAN DİLLER
Köken bakımından birbirine yakın olan dillerin aynı kaynaktan çıktığına, çeşitli tarihsel olaylar nedeniyle ayrılıp farklı gelişme yolları izlediklerine ve birbirleriyle akraba olduklarına inanılır. Bu duruma dillerin akrabalığı da denilebilir. Bazı diller aynı ailedendir ve ortak bir dilden çıkmışlardır. Bazı dillerin aynı dil ailesinde yer alması o dilleri konuşanların hiçbir şekilde ırk birliğini göstermez, kültür bakımından yakınlığını ifade eder.


Hint-Avrupa Dilleri: Asya ve Avrupa’da konuşulan dillerdir.









Ural-Altay Dilleri: Ural-Altay dilleri Asya’nın Büyük Okyanus kıyılarından, Orta Avrupa ve Akdeniz kıyılarına kadar uzanan alanda konuşulmaktadır. Bu diller yapı bakımından birbirine benzer olup tümü eklemeli diller grubunda yer almaktadır.
Ural Altay dillerinin ortak özellikleri: 1. Ses uyumlarının olması 2. Sözcükler için cins ayrımının olmaması 3. Cümle yapısı



Hami-Sami Dilleri: Mezopotamya ve Arabistan’dan, Kuzey Afrika’yı aşarak Atlas Okyanusu’na ve Doğu Afrika’dan Ekvator’a kadar uzanan bölgede konuşulan dil ailesidir. Bu dil ailesi adını, Nuh peygamber’in oğlu Ham ve Şam’dan almıştır. Hami-Sami dillerinin kolları şunlardır:
Arapça, İbranice Habeşçe bu dil ailesindendir.

Çin-Tibet Dilleri
Çince, Tibetçe bu dil ailesindendir.

Kafkas Dilleri: Kafkasya’da Türk lehçeleriyle bir arada konuşulan, yapı bakımından tamamen farklı özellikler gösteren diller bu dil ailesi içinde ele alınmıştır.
Kafkas dillerinin kolları şunlardır:
a) Kuzey
b) Güney
6. Bantu Dilleri: Afrika’nın güney ve orta kısımları dahil olmak üzere büyük bölümünde konuşulan diller bu dil ailesinin üyeleridir. Afrika dilleri bu dil ailesindendir.










A) AŞAĞIDAKİ YARGILARI DOĞRU VE YANLIŞ OLARAK DEĞERLENDİRİNİZ.

1. İran dili Hint- Avrupa dil ailesine aittir. (D) (Y)

2. Türkçeye en yakın dil Moğolcadır. (D) (Y)

3. Güneş- Dil Kuramını ortaya atan August Scnleicher’dir. (D) (Y)

4. Yapıları bakımından dilleri ikiye ayrılır. (D) (Y)
5. Türkçe yapısı bakımından çekimli bir dildir. (D) (Y)
6. Atatürk’ün dil çalışmalarında da yer alan dil kuramı Güneş- Dil Kuramıdır. (D) (Y)
7. İşaretleri inceleyen bilim dalına Semiyoloji denir. (D) (Y)
8. Afrika dilleri Bantu dil ailesine girer. (D) (Y)
9. Dil canlı bir varlıktır. (D) (Y)
10. Dile istediğimiz gibi şekil verebiliriz. (D) (Y)


B) AŞAĞIDAKİ CÜMLELERİ DOĞRU BİR ŞEKİLDE TAMAMLAYINIZ.

1. Türkçe …………………..dil ailesinin ………………..koluna yapı bakımından ……………………………bir dildir.
2. Diller yapıları bakımından üçe ayrılır:…………………………..,………………………………. , ………………………….
3. ………………….. kuramı insanların duygularının etkisiyle çıkardıkları ünlemlerin, zamanla sözcüklere dönüştüğünü ileri süren görüştür.
4. Dil insanlar arasında iletişimi sağlayan bir……………….tır.
5. Çince yapısı bakımından ………………………….bir dildir.
6. Türkçeye en yakın dil…………………….dır.
7. Almanca köken bakımından ………………………….; yapı bakımından bağlıdır.
8. Ses uyumlarının olması …………………….dillerinin ortak özelliğidir.
9. Sözcükler için cins ayrımının olmaması …………………….dillerinin ortak özelliğidir.
10. İnsanların iş yaparken, bir arada çalışırken vücut hareketlerinin doğurduğu refleks seslerinden dilin doğduğunu savunan kuram……………………..dır.



C) AŞAĞIDAKİ DİLLERİ AİT OLDUKLARI DİL AİLELERİNE GÖRE EŞLEŞTİRİNMİZ.

a. Fransızca ( 5 ) 1. Ural-Altay Dil Ailesi

b. Türkçe (…..) 2. Bantu Dil Ailesi

c. Tibetçe (…..) 3. Hami- Sami Dil ailesi

d. Afrika dilleri (…..) 4. Çin-Tibet Dil Ailesi

e. Hintçe (…..) 5. Hint-Avrupa Dil Ailesi

f. Farsça (…..)

g. Fince (…..)

h. Arapça (…..)




1. Aşağıdakilerden hangisinde, dilin tanımı doğru olarak verilmiştir?
A) İnsanların içgüdüsel olarak geliştirdikleri anlaşma aracıdır
B) İnsanlar arasında iletişimi sağlayan, kendine özgü yasalar çerçevesinde gelişen, ulusal bir kurumdur
C) Anlamlı ses birliklerine dil denir.
D) İnsanların, başka insanlar ve doğa ile ilgili bilgi, duygu ve düşünceleridir.
E) Toplumsal çevreye, yaşa ve kültür düzeyine göre değişen anlaşma biçimidir.

2. Aşağıdakilerden hangisi, dilin özellikleri ile ilgili yanlış bir ifadedir?
A) Dil canlı bir varlıktır
B) Dil, işaretlerden oluşan bir sistemdir
C) Dil, bireylerin üstündedir.
D) Dil, doğa seslerinin taklidinden doğmuştur
E) Dil, gelişen bir varlıktır

3. Aşağıdakilerden hangisi, dillerin doğuşuyla ilgili kuramlardan biri değildir?
a) Yansıma Kuramı
b) Ünlem Kuramı
c) Bağlantı Kuramı
d) İş Kuramı
e) Güneş-Dil Kuramı



4. Aşağıdaki dillerin hangisinin en başta gelen özelliği sözcüklerin ek almayışı ve yapı bakımından değişikliğe uğramamasıdır?
a) Altay diller
b) Ural dilleri
c) Tek heceli diller
d) Eklemeli diller
e) Çekimli diller


5. Aşağıdaki dillerden hangisi, sözcük köklerinin değişmeyerek eklenen eklerle yeni anlam ve görev kazandırdığı dillerdir?
a) Tibet diller
b) Çin dilleri
c) Tek heceli diller
d) Eklemeli diller
e) Çekimli diller

6. Aşağıdakilerden hangisi, dillerin kullanıldığı biçime, yaşa, mesleğe, coğrafi sınırlara göre ayrıldığı türlerden biri değildir?
A) Argo
B) Bükümlü Diller
C) Anadil
D) Konuşma Dili
E) Özel Diller

7. Türkçe yapı bakımından aşağıdaki dil gruplarından hangisine girmektedir?
A) Bantu dilleri
B) Tek Heceli diller
C) Çekimli diller
D) Eklemeli diller
E) Ural dilleri

8. Güneş Dil Kuramı’na göre bütün dillerin kaynağı, aşağıdakilerden hangisidir?
A) Göktürkçe
B) Asurca
C) Hititçe
D) Sümerce
E) Uygurca


9. Aşağıdakilerden hangisi, dillerin doğuşunda rol oynayan sosyal etkendir?
A) Dilin milli ve zengin olması
B) İnsanların avcılıkla geçinmeleri
C) İnsanların konuşma yeteneğine sahip olmaları
D) İnsanların hayvanları evcilleştirmeleri
E) İnsanların toplu olarak yaşamaları